Ziyaretçi Defteri

Köylümüzle paylaşacağınız ne varsa buyrun, yazın …

Yorumlarınız site yöneticisi tarafından onaylanacaktır. Uygunsuz haller silinecektir. Bu uygulama virüs, spam yada uygunsuz bağlantıların paylaşımını engellemek için zorunludur.

  1. …….
    EZEL TOPRAGINDAN VADE BOZUNCA DiRLiKDÜZEN 3
    ……..
    Görünen o ki, disardan tümüyle lamsiz cimsiz topyekün ice kapali ve `Korona` karartmali günlerde hepten tam takir yolsuz gecimsiz kalmamak adina; ve söhretli ünvandan kazanilmis sermayeyi salgin bahanesine resmen yükleyip yedirip ilikten cepten cukkadan temelli tüketmemek icin, dünü bugüne besleyip büyüten makarayi basa sarmis,tekrar Te Re Te devlet kapisina kapagi atip yeniden yüklüce sermaye yosup biriktirmenin teminat saglayiciligina dönmüs dönüsmüs Vizyontellim müdürü Yilmaz Erdogan..

    Malum, malum sebebe oraya `önüne gelene hayati birakip oyun oynatma sira dizimli ` üretim ciflikcisi olarak patronluk yaptigi Besiktas Kültür Merkezi ; ve orayi besleyip doyuran serbest piyasa magazin medya furyaciligi`da maske takip avladigi tüketici müsterisine tezgah kuramayacak kadar gisesi kasasi zügürte kilitli ve ara mesafeler tam takirinda.

    `Ne yapacaktin ya baska paramiz yoktu. Ama Demet`imiz vardi ve bu yüzden adini Bir Demet Tiyatro koyarak kancayi TRT saglamasina taktik, paranin gidis gelis trafigini mahlenin Mükremin Abisi olarak perde soyundurup o dönemde tüm dünyayi kasip kavuran tusa basarak haykiris kahkaha alkis hayret tufani kopartici Sinkronistik tele-tiyatral yaptik ve böylece voleyi tam noktadan isabetle vurduk kaptik kactik yillarca rekor üstüne rekor kirdik.` ifadelerle ÖGRENCE anlatip döndü dolasti durdu zimbanin önünde defin dümbelegin ayak ucunda özel stüdyo kostümlü Tele Vollüm Müdürü Yilmaz Erdogan.

    `Ahmet Muhip Dranas ustanin Fahriye Abla`si benim her konuda en büyük ilhamim ,tedavül rampam, denek merkezim, vizyon kaynagim ve senaryo yaz- bozculuguna temel felsefem. Bir karakterin bütün nicel tarifini kas göz boy yasiyla beraber kirbac gibi saclar yel gibi dalgalanan endam kepenek gibi göz benekleri mi dgil misini gittikce belirgenlestikten sonra en karakteristik farkliligi onda kesfedilmesi illa ve mutlaka üstün bir basari icin en vazgecilmezi olan; ZAAFIYETLERi ve sözkonusu na imza atacak olan öykünün CATISMAYI ve CÖZÜMSÜZLüGÜ sürekli zirvede tutup tutmasiyla ilgili ve ölcülüdür. ` demeyi dersin anafikri ve tek önermesi olarak hop oturup fir dönerek uzuuuun uzadiya anlatip izah etti durdu makarayi basa dönderip paraya tahvilli voleyi vurma girisimli Te Re TE ekran vucuda . Orda oturacak yeri yokmus gibi boslugu dolduran tavan bir kiz iki eli yanda egik bir saksi tiplemeli aksesuarlik icindir sanilsina susup sorutup duruyordu. Arada bir de dügmesine basilinca sinkron gülüsler sarfediyordu.

    Ortadan jilet gibi derin toplumsal kanamalarin yasam topragindan ve insanlik dünyasindan kopmus bir kiyametin tüm bilinmez belirsizlikleri icinde biriktirip calkalanarak sürükleyip sürgün ettigi yikici sarsintilara tutsak ve teslim, SEHIR VAROSLASMASININ basi bozuk kendi haline terkedilisini sadece secimler sirasinda oy avciligina fonlayan sosyal kültürel siyasi ve dinsel bezirganlarin mafyalasarak ayni cevrim carki icinde ortak ortaga her türlü kacak ve carpik yapilasmayi yasal kilan kitabina uygun kanun düzenleme haydut harami soyguncu vurguncu talanci sömürücü teskilatlanmaya yagmacilik ettigi ezik noktaya `ne haliniz varsa görün, oturun oturdugunuz yerde yerlestiginiz apartmanlasmayi gece kondulastiginiz yerden yüksege cikartarak alisin zikkimlanin gidin `..manasina gelen teskiltli Dranas mütahit ustali ve Terete tescilli Bir Demet Tiyatro`nun Mükremin abisiydi, voleyi vura vura Televollüm Müdürlügüne mezun olan Yilmaz Erdogan.

    Ki , isiklar cakarak Acilim Sanatkarligi`na seckin ve özel hemen her konuda ilim ilham erbabi parlak zeka ampülleri yakarak Yilmaz Erdogan`a önerme babaligi yapan Dranas, Fahriye Abla`da .

    ´Önce upuzun , sonra kesik sacin vardi / Tenin bugdaysi, boyun bir karis kadardi/icini giciklardi bütün erkeklerin / Altin bileziklerle dolu bileklerin/Acilirdi rüzgarda kisa eteklerin/ Acik sacik sarkilar söylerdin en fazla / Ne capkin komsumuzdun sen / Fahriye abla` dizeli yedi misra dört bölüklü siirinde günün birinde herkesi icinde tasiyacak olan yapay zeka toplumunun ana karakteristik foto modelini yazacak olan senaryum morguna tipe uygun ZAAFiYETI tam teskiltli insan tarifi pprfillerken..

    `Eviniz kutu gibi kücücük bir evdi/Sarmasiklarla balkonu örtük bir evdi/Günesin batmasina yakin saatlerde/ Yikanirdi gölgesi kuytu bir derede / Yaz, kis yesil bir saksi itir pencerede / Bahcende akasyalar acardi baharla / Ne sirin komsumuzdun sen, Fahriye Abla ` sirali bölüm kismindaysa son nefese kalmis yasam mücadelesini bile daha fazla cabalayip cirpinmaya degmez elden birakmis bir cenaze görünümünün evini barkini asagilrda bir yerde birakip dikey bir tirmanisin soguk ve öldürücü baskisina köksüz temelsiz sacaksiz vedalasmayi ezberleyen tiyatral travmalarla öznesine kadin kiz kisrakligini kayitli kabulle sembolize ve kanalize etmekte.

    Oysa ayni Yüzyil Türkiye Cumhuriyeti`ni camur enkaz yikim tifo koleta verem uyuz gibi gigi sayisiz bela ve kiyametlerden yeserip yeniden ülkesagligina tolum dirligine ve devlet dirayetine adlandirip yürek yoran Faruk Nafiz Camlibel Han Duvarlari, Sonrasizlik, O Kücük Elbiseler, Kainatin Aksam Yoklamasi , Uzun Ikindi, Coban Cesmesi gibi gibi insan kalbine yasadigi dünyayi uyandiran huzurun ve sevincin onurun direncin sagligin ilginin itibarin deger adini adresini söyleyip bildirirken Kizilirmak Kiyilari`nda misal :

    `Cami bitmis, kavagi azalmis/ Gamla örtülü bayirlar/Yedi ay kistan sonra /Yeseren senin yasamandir/Yaprak degil`

    `Yersin, icersin sofrasindan , üc yüz senedir/Kuvvetlisin, ama kuvvet hak degil/Bakimsizliklarla göcüp gitmis bir cihan / Mevsimler sogumus , sular azalmis/Bugday, Selcuklulardan kalan basak degil` bildirim ve duyumundan ne Organize islerin, ne Sen Hic Ates Böcegi Gördün mü`nün ,ne Mükremin Abi`nin, ne Be Ka Me insan modelleme ve tiyatral tezgah senaryosu pesin para trafik tesis ve cifliginn ilgisi alakasi icabi yatkinligi ve yaknligi vardi. Fahriye Abla ise, Uzayli Zekiye`si, Perihan Abla`si, Kuzey -Güney ofistik katalog Hanimin Cifligi, Yaprak Dökümü ve pek coklari `gibi gibi sürekli gelecegi asosyal calkantilara terk eski VAROS hikayelerini apartiuman morgunda canli tutucu birbirinin kirinden balcik tepinir gibi sayisiz kere Aski Memnu`ya benzer cilki cikmislarin Zaafiyetten cok kazanan acik artirim kelepiri yapti.

    Cünkü Yilmaz Erdogan Televollüm Müdüriyetine göre bir görsel sözel veya yazilimda iceriginde hangi tasidigi deger ve uyandirdigi yasama mücadelesine katki pai degil, kimi HANGI ZAAFiYETLE en birinci ve etkin vurusla yikip devirerek karanlik salonlar icinde hayati tüketim piyasasi manyakligina baglanip zindan olmuslarin oturdugu sandalyadan bir daha iflah olup kalkmamasina akildan fikirden cözümden cesaretten paylasimdan özgürlükten özgüvenden sorgulamasiz idraksiz iradesiz onursuz itibarsiz ve yeri yurdu belirsiz aidiyetsiz yalnislasip yabancilasmalar tutsaginda tam kapasiteli nasil ve ne ölcüde YATALAK olacagi tüketici piyasasinda patron tanrilarin ortak ittifakcisi sinema müsterisi ve insan avlamaktir…

    Bu yüzden zaafiyet, yani caresizligi kusuru yetersizligi celikisi yalnizligi yenilmisligi korkulari catismasi zirve yapan kisi en uygun karakter öznesidir Televollümcü Yilmaz Erdogan ve tüm diger eszamanli aynisina odakli sanat sinema yazar oynatir makina düzenegine.

    Bu yüzden Dranas`in Fahriye Abla`si filmin Yilmaz Erdogan Televollümlere danismanlik ettigi sonunu :
    `Gönül verdin derlerdi o delikanliya/ En sonunda varmissin bir Erzincanliya/ Bilmem simdi hala bu ilk kocanda misin / Hala daglari karli Erzincan`damisin/ Birak, gecmis günleri gönlüm hatirlasin / Htirinda kalan sey degismez zamanla / Ne vefali komsumdun sen, Fahriye abla `..zivanalarda sürekli yerinden oynayan ama hicbir zaman kendine varamayan anlamsiz ifadesizligin kendi icinde batip kalmis sarsici elektro zonklamalariyla yasadigi dünya degisimlerine akil fikir idrak ve irade erdiremeyen bosluklarda ucurumlasmis bir yarinsiz cukurdur. Olan biten herseyi reva kabul kayitsiz ve gecerli gören.

    Yilmaz Erdogan Sinema seyir tele voleleride böyledir. Amac en yaygin müsteri kitlesine ulasmak icin her yol mübah ( sinkron televoleciligi en basta ) sayip görüp inanarak, inandigi carka kim kaca hangi cüzdanla bol keseden cevap veriyorsa en kiymetli ve en gecerli hayati kizaklayip kaydiran bilet ve bilek gücü orasidir onun icin. Bu yüzden Acilimlara seckin santcilr kulübünde sonu hep ONiKI EYLÜL kare kesitiyle biten, alttan alta Mahsun Kirmizi Gül vesairler nasipli nispetli etnik ayrismaya ufak ufak caktirmadan pay ve hisse kotaran,`tüm ortam bozuklularina suclu birisi varsa Türkiye Cumhuriyeti`nin varlik sebebidir acilen ve kökten tamir edilip degistirilmesi gerekir ` parolasina istiraken Oniki Eylülüü yapan Bop kapsam cercevesinden kendine ayrilan sandalyayi hayatin tüm acmazlarini haydutlarini haramilerini yagmacilarini yikicilarini görmezden gelerek olup biten herseye haklilik kayitsizligiyla, bu kalp ve kafa ile donatti süsledi.

    `Senaryosu müthis ilgi görmesine ve saglam sanat icin edebiyat da felsefe de cebircinin iks ipsilonu gibi lazim ve gereklidir .Oturdugunuz yerden insaati bitmeyen araziyi yazmayin. Sahaya inin . Dünya kadar insan var insan kadar kompozisyon.Yakindan insana bakin ordaki tiplerden eminim hic akilda olmayan ummadiginiz öyküler cikaracaksiniz `…derken, hic görmeyip de patron katinda oturdugu yerden asagidaki kaynayip kimildayan hdonuk ve bitik insan kalabaliklarina Tüketim akliyla baskilayan afyon aliskani hayatlar kader kismeyetleyenlerin aynisini, asagidaki insanlarin karma karisik acikliklar arasina karisarak en ZAYIF tarafini kollayip gözetledigi verimlilikten avladigi algi idrak özgürlük katilim duygu düsünce sorgulama irdeleme etki tepki öyküsüzlügünü kuran yöneten kurgulayanlarin yukari katina devsirip dosyaladigi ücretin icabi ve gereginden baska hic bir sey degildi , Terete günlügünden Mükremin abileserek, bugünlerin Be Ka Me ´sine ÖGRENCE okutup ögreten Televollüm tesis ve sirket sahibi Yilmaz Erdogan`lar silsilesi.

    Yilmaz Erdogan `a senaryo rehberligi ve zaafiyeti meydanda karakter ip ucu veren film danismani Dranas daldan dala ve hatta okudugu Edebiyat `i da yarida birakarak degisik mesleklerde paranin kaynagini arayip -Demokrat Partiden Milletvekili adayligi dahil -soruyor ve en son okkali bir bankadan aradigini yerinde bulmus olarak hayatini mezun ediyor.

    Oysa KIzilirmak Kiyilari Fazil Hüsnü Daglarca`si :

    `Gün dogar tarla kuslari ucusurlar / Agir bir aydinlik, bildigin safak degil/ Öyle dalmis ki yüzyillar süren uykusuna/ Uyandirmasan / Uyanacak degil `…diye diye, hayati boyunca yapi insatini insan kalbiyle büyütmedikce ne devlet devlettir ne insan insan bildigi Türkiye Cumhuruyeti`ni ask ile imar etmeye dönük dogrulardan sasmaksizin Edebiyat yazip; ve insan hayatini kendi yerinde görüp bilip uyarip uyandirmaya hem kaynaklik ediyor hem de ömrü bedeli tüm ktilimciligiyla fedakrlik.

    lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep…

    ……..
    AYAZ INCiSi
    ………
    Yagdikca yagdiysa mübarek
    Meseli daglara dogru kopan gök gürültüsü yükünde serin yeller
    Dalda tevekte nesi varsa yolunmus toplanmis kayit gasamedin
    Son düsen yapraklarin ardindan cekilip giden daglar dereler
    Kapisi pacesi araliksiz yagmurlarla gökkusagini kasim sonuna baglayip
    Önce bozbulanik sonra soguklara sarilan mosmor
    Yagdkca beyazlasir heryer ve hersey ufuk cizgisinde yer gök
    Yollar yamaclar gibi dere tepe birbirine karisir
    Kekligin ayak izleriyse bile kaya dibinde yalniz pinarlar yöresinde
    Ayaz koynundan aybolmus yollarin evini barkini insan yüzüne cikarir
    Ve evler duvarlar damlar tüteee tüteee tüte
    Siniri olmayan beyaz sonsuzlugun ocaginda sobalar yakarak
    Disarisi kendi icinde oynadikca büyüyen cocuklugun düsüdür
    Yagdikca yagansa kar örtüsü ayaz incisi mübarek
    Mevsimine aralik giyinmis bembeyaz buz festivalidir

    Seyfi Karaca…………..Aralik / 20

  2. Toplumsal deger dirlik direnc dayanak iliski itibar ve sagligini bozup berbat etmeye pavyonlastirilmis hir gür nizah kepazeik rezillik körkleyici ve kiskirtici cigirtkanlarin sözde günlük hayatin yipratip yoran tüm tek düze gerginliklerinden uzaklastirip degisiklik ciddiyet olsun cinsi masaj ve pansuman yaparak gevsetmeye bahanesiyle zaten sosyal siyasal kültürel felsefi ekonomik akil fikir dil yol dagarcik üretim paylasim dirayet idrak mantik irade cesaret duygu düsünce saygi sevgi özgürlük duyarlilik samimiyet bilgi ve sorumluluktan terk ve tarumar olmus tüketim bagimliligiyla hayatinin sürgünü kulluk kölelige tutsak ettikleri verimli yikim amigolugu karsiliginda ziyadesiyle kadro sahibi yapilip ücretlendirilen ve afyonlayarak en düsük seviyeden manyak yerine koyanlarin tezgah oyunu cöplügünde birbirini desip didikleyerek insanliktan cikan sosyal cöküse ugrattiklari zarar zerrece umurlarinda olmayan ; atesleyip kimyasi bozuk tepeden tirnaga yozlasmis kimlik ve kisilik kayipli salakliga kafa kiyaklayan Fatih Altayli Hiyar Acun Ahmet Hakan`lar kim ve ne idiyse, Zahide Ates, Didem Arslan, Nagihan Alci, Serap Ezgü, Müge Anli, Aliso Obo Serdar Rasim Kütahyali ivedik Recep Vizyontel ve daha nice niceleri, ayni kafakol kortej kolluk kuvvetiyle yagma yikim ANA Ünitesine bitisik hissedarliga aynilardi.
    Hasili kelam ki :

    EZEL TOPRAĞINDAN VADE BOZUNCA DİRLİKDÜZEN
    ….
    Takdir veya ilgi gördüğü raf ürünü gişe fiyatı karşılığına değil, taşıdığı değerlerledir hayatın sevincini coşkusunu feraha huzura temin ve tasis etmeleri uyarıp uyandırarak artırmakla beraber, ölçüsü tartısı akl fikir felsefe mantık irade emek aidiyet bilinç bellek paylasim ilgi sorumluluğuyla temelli yükümlüdür şiir söz yazı ilim icat sanat ve sinema.

    Kısa kesik kahır lanet kin keder nefret kusup köpürtmenin dışında insanca değerlerinin tümüyle beraber konuşup danışma dilini hayatından yük ağırlığı oluyor diye çıkarmış insan tipi, kendi yerine konuşup yaşayıp davrananların güdümlü kölesi olarak şiir sanat edebiyat yapması zaten sorgulana dirayeti yerli yerinde olan akla kalbe mantığa zana sığacak iş değildir. Ayrıca yorgun yılgın kendine dair hiçbir özgünlüğü yüklenip taşıyamayan tüketim toplumu insan tipi , kısa ve öz kederli gamlı yaz ki sanat olsun, her hecesi herkes tarafından beğenilip anlaşılabilsin isteği yerine gelmiş olsa bile, bu kez niye benim istediğim içerikte yazmadın diye alıştığı kahır lanet uzaklaşma küs bozuk somurtması yamuk yumukluğun saçma sapan tepkisini verecektir .

    Sonunu yoktur yani bu çalkantılı bulaşıklı hurda haşat harabe garabeti hengamenin.

    Kendi aklı filiki kalemi ve kalbinden kopup gelenleri tüm insani değerler rehberliğinde yazıp söylemelidir müzik sinema edebiyat ve tüm diğer insani değerler rehberliğinde emek ve yürek yoran sanat.

    Bunu yapabilenlerse yüreğinde kaybolmamış insanlığını onurla gururla dayanıp direnerek yaşatabilen sağlam güvenilir ve inanılır karakter sahibi kişilerdir.
    Sinik sönük büzük güdük helük hülük hödük ödlek uyuz çıkar icabı hisseye tav ve talip olanlar değil…

    Eğer bu günün tüm bozuk batak yağma yıkımlarında üne şöhrete ve toplum üstü hayranlık tahtına mal mülklendirilmiş her kim varsa, mutlaka bu kişiliksiz karaktersizlikten torpili avanslı özel yükseltilme asansör tırmanışıyla borsalanıp tahvil edilmişlerdir.

    Kafa ve kalp ile şiiir sanat söz yazı hayat yahut insan nabzını yokladığı gerçeklikte kendinden kefaleten insan damarına tutunmakıdır .

    Yoksa nasıl sağlıkta sevgide daim hakkınca huzurunu olup bulacaktı kı karamsar çekimser haraptan hicrandan hayal kırıklığı hüzün hüsranlarla
    Kim veya nasıl
    Ne mümkün..?

    Nasıl olsa sürekli ve kesintisiz ayrışmalara dönük çatışmaların zıkkım yevmiyelerinin elverişli polemik bağımlılıklarını yedirip alıştırmış olduğu sebebiyle..
    Bir mihenktaşı bir evi, bir ev bir toplumu, bir nal bir at hesabından berkesin kendi kadar yakını bilip bellediği abisi dayısı ebesi hacemmisi olanı gibi gören ortak yaşam değerinden söküp silerek dilsiz ilimsiz itibarsız halsiz yolsuza koyup yaşamı zor yıkımlara gebe bırakıldı.

    Tam da burayı şimdi mobese ve cep telefonu kamaraları üstünde kol gezen ; yetmez arızalı yerini acayip pansuman yapıp değişiklik olsuna gevşetiyoruz piyasa bazarında hayatı karartılmış fiyakalı ve provalı ölüm bataklığından kalan bunlar amigo bezirganlığıyla zaten akıl fikir ilim bilgi beceri sevgi saygı onur huzur vicdan hoşgörü hak ve sorumluluk dirayetini terk ve tarumar olmuş tüketim tutsaklığı bağımlılıklarıyla hınca hınç pavyon bir boşluğa insanlığı doldurup kahır lanet küfür rezillik aşağılık kepazelik geçimsizlik haysiyetsizlik kişiliksizlik karaktersizlik sahipsizlik aidiyetsizlik ve toplumsuzluk körükleyip kışkırtan Ahmet Hakan Fatih Altaylı’ lar acaip etkili ortam ve fena kafa yapıcı kortejine Zahide Müge Seda Nur Alişan Didem Demet Serap ‘ hiller tam kadro kapasiteyle afyon çığırtkanlığı ve Şef garsoniyerlik etmekteler.

    ….lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep

    …….
    TOPRAK KADAR EZEL
    ………..
    Tohumu topraga sacip serptikten sonra
    Yorulan irgatligin emektara atlar kagnilar taylar ve insan elleri
    Boynuna torba takilinca arpa cavdar ve yulaf tadina doyamadigi ziyafetin
    Yüke yorgun kosanlariyla beraber sanki ayni dilin mutluluk sevincini
    Tozlu yollarda kesekli tarlalarda elele basbasa güle oynaya
    Cigrisan kuslarin ve sabah ezanin salasindan sesinden
    Ekmege suya huzura ve dirlige niyet ettim diyerek
    Bagri bahar kokardi cicegin mintani ter elleriy nasir
    Bir avuc buydaydan göz alabildigince ekine
    Belleyip budadigi bag bahcelerde toprak kadar ezel
    Ötesi yagmura yele kara borana güne günese emanet
    Tevekkel allah niyetinin herkesi kucaklayan kabulü
    Obasi muhabbet meclisi cümleten bildigin insan
    Ocagi yeri yurdu yaren ahbap tasada sevincte kol kanat
    Kavim kardes korunda kavillenip yanarak
    Hallere dillere kavruk küllere
    Niyet ettim ekme esuya,
    Hakka huzura aska ve sevgiye diye diye..

    Seyfi Karaca………..Aralik / 20

  3. ………
    KAR GELiNCE
    …….
    Sondan basa dogru yitik bir hikayenin yolsuz pusulasiz ihtaca koyan her yerinde kendine Mobese kameralariyla hayati tel örgülenmis insana, ne kadar kör ve kötürüm olduguna dair ve ne kadar kötü niyetli yönetildigine sabit seyyar herkesi icine alarak heryeri en görünmez halden bile tüm korku ve sucluluk duygusunu bastiran topyekün gözlem evi gözetim kuleli.

    Böyle bir arizada hele de tüm ilgi itibar yakinlik sevgi saygi tenesiri dürülmüs iskelet dolasimli ceset ziyaretlerle, öldügünden cok kahir kibir lanet tasiyici salgin ve balalara bulasmaktan kendini alamayan tek tip insanlama modeli, gittigi her adimda insanligini degil evini arabasini tekeke ceyizini dekorunu hormonlu vücüdünü ve fenni model cerrahi müdahaleli cins ve cihazini alem edip konusuz komsusuz gözetim kuleli tutsakligin herseyi her yerden bilinip görünmeye gönüllüce kul köleyse, sondan basa sarip döner pilak…` kara bahtim kem talihim, tasa bassam iz olur . Ben felege neyledim ki kirdi kolum kanadim yaz günlerim kis olur, Basim bir Erciyes dagidir suya düssem Agustos ayinda balta kesmez kesmez buz olur..` tükenmis pilden eski bataryalardan.

    Hep yolcuya hazir binek tasinda bekleyip durdugu dünyayi duvarlar dibinden kapilar önünden sögüt dallarindaki kus cigliklariyla suyun sesine pinarin akisina calip cigristigi sazlarla mutlulugun türküsünü kanatlanip ucusurken, Biber Hasan, iki dudak arasi yan tüten cuvarasinin efkariyla etraf olmus dünya bir ahaliyi cekip basina toplayarak tabakasini yogurttan pilavdan ve baglar beldesi üzümlerin cumbul budak türlü türlüsünü topraga serili mindere koyup, gölgeleri birbiri sirasinca dizili agacin gövdesine halkalanmis atlar esekler eyerli eyersiz demeden, ellerinde civi cekic toynak yontar nal söker sökülen eskinin yerine yenisini mihlarken , yarenlige muhabbet eder eylerdi dili dudaginin bosta kalan sözden sohbetinden.

    Kagni gicirtilarina ve yular takimlari zilli boncuklu sap arabalarinin basaklari yaz günü sari sicaklariyla kavrulmus sararmis ekinlere giden gelen kamci sallayisina karisik, tozu topraga un ufra eylemis ciplak ayakli cocuklarin egilmis demir cubuk ucundan pirtan cemberin dikenli derelere asmali baglara dogru yuvarlanip gidisine palaziyip giderken, kirlangicin yavru ucurdugu dünya evidir , cümle kavli karari bir insanlar arasinda yuvasini kendinden bilip belledigi.

    Sonra hep bir ikindi vaktidir binek tasinda gez dolas gör söyle seyreyle dünyayi dönüp dolasip ille bir zaman buralardan gitmeye yorularak, gözü gönlü uzak ufuklara serin rüzgarlar esen beti benzi solmus sonbahar bucagi daglara, yükü ancak kendini saracak takati kadar bile belki degil, er gündüzü geceye kalacak olan gec bir vakit KUSCUNUN kervancilari gibi ay fenerinde herkes birbirinin aynisi gölgelerin birbirini sesinden tanidigi deriiin derelerden karanlik tepelere, günü günden, yolcusu insandan sararip solan baglar bahceler iradiydi, ne bilsin ki hep bir ikindi vakti araligindan herkesi ve her yeri kasirgalar koparan yönü ugruna kattigi sürgüne koyarak, karli kisli ayazlara savusan sönük ve soguk hüznün binek tasindan sonrasi zor defin; ve dügünü viran harabesi kimsiz kimsesiz azap günüydü.

    ….lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep…

    ……
    LAL DiLLERE
    ……..

    Bu da kulagina küpe ollmaliydi
    Ürkek ve cekingen dallara tüneyen kuslar neslinin
    Ibibik mi dersin
    Kartal mi
    Pacali pacasiz güvercin mi…
    Kimi daginda keklik kimi köyünde kumru kimi elleri kinali bahar gelin
    Bir bir el ayak cekince avanos testisi kalayli bakrac kapakli gügüm
    Dag bulutlardan kesildi yagmur ve kar daglardan dünyadan
    O gün bu gün benzi soluk ihtiyar bir mezar tasi gibidir
    Ekmekten sudan
    Bagdan dagdan
    Dilden damaktan
    Gelinden gerdandan gazmeden kesile küse
    Lal dillere salinarak akip giden pinarlar..

    Seyfi Karaca…………Aralik / 20

  4. ………….
    PARAYA TAHViL DiJiTAL TUTSAKLIK DEVRiYESi
    ………….
    Bu her yerde hic degismeksizin böyledir, devri dünyaya insan olarak gelip de rezillige kepazelige iki yüzlülüge kaypakliga fesatliga fitnelige firildakliga haydutluga bencillige karakter ve kisilik bozarak ac gözlü doyumsuz kanaatsiz ve yetinmek bilmeyen köksüzlügü huy edinip pahasi ne olursa olsun kanip kapildigi hirs tamah düskünlük adilik asagilik vicdansizlik yaklasim ve egilimlerini kendine yol belleyen tür ve cesit, ilgi itibar ve iletisiminden feragat ettigi insanligini fosoptik keferesi veya trafiginde bütün ölüm zulüm islettigi yagma vurgun talan tecavüz isgal yikim yaratigi olmaya niteligini yitirmis mahluk olarak dogdugu dünyayi harami harabelerine takilip terkeder.
    Dünyayi ecel esiginde iniiim inim inleyerek terkederken bile vazgecemedigi kanaatsiz doyumsuz kisilik ve karakter bozuklugunu hala tüm yapi bozukluguna hakim olup hükmüne baglayan hapisligin bogan körelten bitiren baglayan dürtü refleksleriyle bir türlü doyuramadigi ve yol yordam sapitmis akli fikri niyeti ihtirasi gözü ve gönlünü sürekli kiskirtip kirbaclayan en öldürücü tetiklemelerin tutsakligiyla esir alan hirsini öfkesini kinini acimasizligini riyakarligini dengesizligini ac gözlülügünü ve insanligindan vaz gecmis mahluklugunu beslemenin mal mülk servet saltanat derdi davasindadir .

    Orda burda ötede ilerde yanda geride sagda solda dünyanin her yöresinde her bir ucu bucaginda bu bir tür ve sekil insan tipidir ve hic degismeksizin zaafiyet düskünlügü aynidir. Ilgi alani genelde kopus ayrisma bölünme catisma gecimsizlik anlasmazlik cözümsüzlükler olan mutluluk ve huzur arayislarini coktan sosyolojik siyasi ekonomik kültürel tüm üretim donatim ulasim erisim ve iletisim kaynagindan yagmalanmis sömürülmüs ezilmis yanilmis yitirmis yoksunlasmis birey olay toplum ve olgularin kirilip parcalanmaya en elverislisini kurulup kurgulayarak beklemek olup, zaten tüm bunlarin hem icinde ve hem disinda kalan aci müptelasi yiginlasmis kalabaiklari kederi ve mutsuzlugu hic dinmez aci bagimlisi damarlardan kanatarak tepesine cöküp cullanir.
    Bu nedenledir ki aklin fikrin vicdanin sözün emegin paylasimin özgürlügün öz güvenin özgür iradenin cesaretin katilimciligin dayanismanin miras alip miras eden ilgi yol yöntem yordam ve itibar gösterdigi merak meram istek sorgulama ve yüzlesmeyle heveslenen kalp topragina ickin ve yakin kök dal künye sacak kütük yazi söz ve kalem tutusturmalidir her sanat. Eger edindigi mirasi devraldigi insanliga ve hayatini birlikte yasadigi toplumsal ortakliga böyleden görüsüp danisarak aklin fikrin vicdanin emegin ve sonsuz sayisiz degerler yekünü ilgi ve itibara dayanarak yolunu yükünü almis yürmüs yazmissa, olmustur ve hic kimsenin lutfuna begenisine onayina ilgisine alkisina tezahüratina yahut takdirine ihtiyaci yoktur insanligi üzerine titreyip cirpinan harf ve hecelerle okudugu hayatin dilini dagarcigini yazan sanat eserinin.

    Eger burda ilgi tepki iletisim namina gören duyan bilen geri dönüsümlülüge haberdarsizlik varsa, tavri tutumu davranisi kendini hatirlatan hic bir dokunus ve uyariya cevap vermemeye; bütün bir hayatin her bir yasamsal esik ve evreleri semtine hic ugramadan kat cikip katman ucurumlastirilarak hic bir tepkisel duyarliligi olmamaya; ve her yasadigi keder ve aci yüklü felaketten hicbir cikarimi kavramasi duyumu duyarliligi fikri bilgisi ilgisi iletisimi olmamaya kendini sabit sürekli esir tutsak hapis ve haciz etmis kuru gürültü sürükleyicisi; aciz muhtac kalabaliklar silsilesidir insan öznesini kendi icinde ölmüs gömmüs toplumsal facia.

    Ille BiR BALTAYA SAP OLMA istahini acligi serbest piyasa rekabetciligiyle kamcilanip kiskirtilmis hiza ve hizaya yetismek icin `dünyadan insanliktan ve hayattan ne koparir kapar kacarsan herseye hakim ve herkesten üstünsün ` anlayisina esir sakat arizali ve tutsak dogarak hic yerinde durmayan cinnete cökmüs kurulmus ac gözlülügü olan bitenden her sartta ve her zaman daha coga sartlanmis bilenmis hirsla öfkeyle hincla azip köpürüp kabararak, börtüsü böcegi kusu kuzusuyla cicekli cimenli yagmurlu günesli ormanlari irmaklari denizleri köyleri kasabalari daglari otlakliklari ekinlikleri tohumu topragi mevsimi ve iklimi kökünden kaziyip yüksek binalarla ve aveme intihar cüssesiyle dolusup cesetlesen azalmis yalnizlasmis insan ve yasam seyrekligini, raf ömrü ve kullanma tarihi aninda parlayip sönen hormon kokteyilinden atom fizik kimya kozmik biyolojik genetik marka virüsleme mayinlamalarinin kendi kendini öldürerek BALTAYA SAP degil, gözünü kulagini kalbini kafasini elini aklini düsüncesini duygusunu duyarliligini bedenini ruhunu kapildigi sürüklenislerde yenilip kaybederek bizzat kendisi pisikomanyak baltalasan sapkinlik vesikasina dönüstü insan.

    Akil fikir yol gözlem birikim irdeleme sorgulama idrak kararlilik özgürlük özgüven ve irade zaafiyeti yoksunluguyla kaliplasmis saplantili kisilige gelismis büyümüs insanlarda daha cok yer kaplayan seydir ZAMANA DAMGASINI VURAN görünüslü etkilesimlerle kendine emsal payi bicmeye imrenip kanmak. Bu yüzden nasil olsa gecmisin en dayanilmaz ölüm zulüm olumsuzluk ve acilari dahil herseyi icine alip kabullenen ve icinde bulunulan güncele masalsi dokunuslardan baska yorup yükleyecegi nesnel ve somut yaptirimlari olmayacagi sebebiyle hangi zaman dilimine dair olursa olsun DAMGASINI VURMAK bilhassa özbenligini bütün saglayan insan degerleriyle donanmayan zaafiyet sahibinin bagislayici veya kutsayici takdir ve tezahüratina onaylayan islevi görür. Yani, sözde yalana yanlisa karsi durusu oldugu iddasiylla kendini hayatin bütün bagirip cagiran ulu ortaliklarinda dönderip dolastiran insan tipi, eger kendisiyle olusmus gelismis kararli bilgili özgür özgüvenliligi ve inandirici gercekligi yoksa, ilk firsatta elde ettigi karsi durusunun tüm olumsuzluklarini özene bezene ve övgüyle kullanip tasiyan degisim dönüsüme zaten esasta var olan karakter ve kisilik bozuklugunu disa vurarak kaypaklik eder. Haliyle de dönem veya devire damga vuran haydutluk haramilik vurgun soygun talan isgal yagma tecavüz baski siddet sömürü yikim yozlasma saldiri tehdit adaletsizlik hukuksuzluk torpil kayirma baglamli tüm toplumsal ölümü gerceklestiren ve bireye onurlu ve özgün yasama hakki tanimayan kirliligi temize cekip kabule beyan eder.

    Nedendir ki aklin duygunun düsüncenin emegin vicdanin özgürlügün özverinin güdüp yordugu caba sorumluluk ilgi ve garetle saglikli her insanda var olan görme sezme tartma ölcme dokunma isitme gibi aracilik eden zenginlikleri sayesinde kendine dünyasina ve toplumuna saglamasi gereken hayati iliskiyi hickimsenin kendini muhtaclik eziklik yetersizlik bagimlilik zavalliligi ve caresizligi yaklasimiyla güdüp denetlemesine terk ve teslim etmeksizin yasantisini algilayip anlamlandiran fikir irade yetki yetenek özgüven ve kararliligin sahibi olabilecekken, karsilastigi hicbir tanimsizligi sürekli kendisiyle toplanti halinde olmanin icini yayilip doldurarak etrafinda olan biten herseyin görüp bilen akil duyum sorgulama irdeleme ve mantik cevrimlerini yapamadigi hayata yabanci kalmalara sönüp siliklesmesi, sorgulayarak edinilmemis deger kazanimlarinin herkese kuskulu celiskili sorunlu eksik muhtac bagimli dengesiz durumsuz özbenliksiz kendini dilenip danisan ve herseyi gereksiz degersiz veya oldugundan cok imrenip abartarak tapinarak fikir ve saptamasi yok insanligina anlam verememesiyle sonuclanir.

    Hele de bugünün dünya hayatinda dönüp dolasan herseyi ve herkesi hortumlayip icine alan DIJITAL TUTSAKLIK DEVRIYESI´nde azigi katigi kumanyasi yedirilip yutturulan agir koma algi ve aliskanliklariyla cevrilmis bir etrafin beslendikce kahir zillet dehset siddet zindan kabalik lümpenlik kokteyl karisimli ölümden baska yasam bicimi tanimayan sevgi saygi onur inanc güven itibar kisilik irade toplum ve aidiyet yoksunu istikrarsizlik ve mutsuzluktan gecinen; ve ortada kalmis bir hayatin medya magazin sanat sinema müzik siyaset bol kazancli ticaretini tezgahlayip köpürten kiskirtan kapali gisede, evde hickimsenin olmadigi ve heryerin mobese kamaralari cep telefonlari bilgili bilgisiz sayaclarin gardiyan vardiyasi denetleyip gözetledigi güdümlü mübbet takipte, havlamasini unutmus kimyasal mamayla miyavlayip öten yapisal degisiklikte kim icerdedir bitki botanik ormaniz obasiz cöl hayvan, veya kim disarda ilgisi iletisimi canavarlasan mahlukluga degismis baskalasmis kiyamet sahrasi insan hiiic belli degildir. Bu halde her somut bakis gördügü gercekligi cikar icabina yontup carpitan egri bügrü yalan dolan tasaronudur. Her mübalali abarti sonucunu avanak ahmagina insan yapip donatmaya kasitli gap ve talanci furyasi, her aciya kedere talip karabasan ocakcisi ve otlakcisi da atesleyip körükledigi azgin düskün aciz zavalliligin tüccar tacir acik artirim ihalecisidir.

    Aslinda büyüyüp gelisemedikeri ve sürekli olandan yitirdikleri ve sürekli yitirip kaybettikleine saglam dayanak durus inanc ve direnisli aklin mantigin vicdanin cesaretin ilginin bilginin tepkisel duyarliligini gösteremedikleri idraksiz iradesizlige kendini koyvermis terkedilislerle, damgalandigi aliskanliklarini ve imrenip özendigi tüm damgalayip sahsina mahsus tutsakliga müsterileyen idollerini gecerli kabule onaylamanin zügürt tesselisidir, harcanmis hayati darmaduman olmus toplumsal örgüsü ve degismis bozulmus kisiligini ` vizyontele de bakar bulasirdik güldür güldür de vardi her aksam aksam ne güzel zamanlardi ibo mibo show ..`…kredi kartiyla gittikce kan rengine dönen yasam yövmiyesinin hirsizini haydutunu vurgununu haramisini soyanini sömürenini en kabadayi ukelalikla kitabina uyduran imar affi gibi sayisiz sorgusuz sinirsiz bencilik sultasi hükümranligin öfkesine catismasina gerilimine kinine nefretine sevgisizligine duyarsizligine hukuksuzluguna yolsuzluguna yozlasmasina her türlü insan ve toplum mühendisleyici imha cöküs cürüme ve yagma yikimlariyla körükleyip kundaklayan gecim yollu imrendirenle imrenen arasi müsaitliligi bulma payiyla tezgah piyasa sanat siyaset kurgu ajans ünite cark yapi birim endüstri ve örtbas örtüsüdür.
    Okuyup yazip söylesip tüm arayislarinda saygi deger bir hayatin öznel insanini ve dünya hikayesini bulmak ve bulusmak yerine, insanin bütün caba ve gayreti hayalini düsünü vaktini emegini aklini zihnini bellegini bilincini sadece kendi bildigi veya oldugu kadariyla sinirlndigini onaylayan bulgu olgu ve bulusmalara denk giden arayislar icinde olmak sebebiyledir, insan kendi eksik dar yetersizligini her türlü özenti ve imrentilerle doyurup kandirip besleyerek bahsi pahai ne olursa olsun hayata her cesit damga vuranlarin kulu kölesi bir hayatin güdümlüsü olmaktan pay cikararak sürdüren ve sürükleneni olmak.

    Ne ütmek ne ütülmenin kumar masasi veya ölüm ameliyat hanesidir hayat…
    Aclik ve Özbenlik üst basligi altinda tüm yasamsal hayatiligin ihtiyaclarini karsilamak yerine insani BEGENILMEK özentisiyle ancak kabul görmeyi köpürtüp PARA DiKTATÖRLÜGÜNÜN bütün baskilayici soyucu sömürücü ezici üzücü asagilayici talan tarumat tutsakligina kapatip örtbas etmek icin, kisiligi ve hayatina el konulmus DEGERSIZLIK EKSiKLiK ve MUHTACLIK duygu ve dürtülerinden efendisinin müsadesi olmaksizin kurtulusu mümkünsüz hap uyutma bagiimlilik afyon ve aliskanliklarini en etkin virüs niyetiyle asilayarak kendini tüketildigi piyasa rafindan fonlayip süslenip dolgulamanin vitrinine göre pozlanip ölmeye can atan ve bu sayede hayati hak ve sorumluluklarindan feragat etmis kullugun köleligin gönüllü kullanicisi insan modelini tasarimlayip tedavüle koyarlar. Yasamin her ebat türlüsü asalaklari puslu karanlik gizli kapakli ortam kuyu sokak meydan veya tünelin ucu bucagi görünmeyen zaafiyeti bol aciklarindan sizip sayesinde pay ve parca kopararak gecim yolunu bulduklari bünyenin yasayan bütün doku hücre ve hassasiyetlerine cöker cürütür didikler deser sömürür bitirir karakteri bilindik malum olgudur.

    Ortam uygun vaziyet hic olmadigi kadar müsait diye insanlari hep hayatini beklemeye yabancilastiran ve PARA bagimlisi dolasimin herseyi kendineölcüt kildigi kafa ve kalp yapisiyla olaylara olgulara insana ve topluma cevrim esaretini kosullayan ViTRiN GÖZDESI OLDUGU KADAR yasama hakki taniyip etiket degeri bicen din iman kültür ahlak söz yazi edebiyat müzik sipor ilim teknoloji egitim ulasim saglik hizmet sohbet ilgi iletisim sistem sanat ve sektör, ` insani bekledigi yerden degil de ters köseye yatirip hayrete düsürüyorsan , zirvedesin. Zirvede olduysan oranin ilahi da illalahi da sensin . Eger adam veya kadin ordan gecerken sen sandalyaya cekip oturtarak bir daha yerinden kalkmamazcasina oraya tam civileyip cakmissan aklina tükürdügün kalbini kurcaladigin kisiligini afyonladigin aliskanligina girdigin fiyakani begendirdigin ve insanligini kendine tapindirdigin sana hayran kalanlarin bir daha asla senden kurtulmasi mümkün olmayan sür saltanat icra icat ve sanatini yapmissindir .` anafikirli Yilmaz Erdogan ekip takim bve benzer vesairelerle, Bop degisim dönüsüm pilanli daireli karsilikli hem rakip hem ortak Cübbeli Cübbesiz Ahmet Adnan Seda Müge Demet Kadir Orhan Mahsun Ibo Cem Meral Bülent Nur Mehtap Serdar Sahan Ivedik Menzil Fethul Metal arasinda hiiic mi hic zerre nuans farkliligi yoktu.

    Öyle ya…

    Sev sevme say sayma begen begenme, sen sesini müzigini özgün varligini özgür yasantisini kabulde zorlaniyorsun diye kara kargalarin dünyaya mutlu naralarla sarilisini ve yasama sevincine tutunusunu silip arzun keyfin öyle buyurdu istedi diye kökten kazimaya calisirsan, güzel sandigin tüm hersey seni isledigin sabikanin önüne katip en mahluklasmis cinayet katili olarak cirkinligin daniskasina yazaren bütün kendine güzel tanisi koydugun herseyle beraber diger kuslarsakargalarla birlikte dünyayi ve ortak yasam hayatini coktaaan terkedip nesli tükenmisin yitikler yurduna ucup göcmüstür bile.

    Dar acili kör bakisli ezik kavramli bozuk anlatimli dilsiz gönülsüz davranan egik bükük her cesit param parca kopuk ve kesitten resmin bütünü ve tamamina erisip ulasip akil fikir akil vicdan sorumluluk ilgi ve saglikli iletisip yorup kurulamiyacagi yine en cok bilinenler baslicasidir. Bu yüzden erteye celiskiye karamsarliga ikirciklige tereddüte ihmale tehire tökezleyip düsürücü egilimleri yüke sarmayip, üsenip bezip erinmeden zahmetini emegini ömrünü sevincini yasama askiyla yoran kararli inancli bilgili ilgili samimi sorumlu bilincli inanilir güvenilir karakter ve kisiligin cesareti özgürlügü iradesi ve öz güveniyle büten sömüren tüketim piyasasi simsarlari pustlari veya kalpazanlarina mal olmus kulluk köleligine degil , VATANDASLIK HAKKIYLA toplumsal es degerliligin onurlu ve degerli insanliginin kendi yerine asla hic kimseyi takas etmeyeden, yüklendigi hayatin topyekn agirligiyla hor hoyrat savurgan kullanmayan akil vicdanla hareket eden her kisi yillar eskisi uzunyasamayabilir fakat kendinden emin hayatindan memnun insanligina layik dünyasindan huzurlu mutlu doymus bilmis görmüs gezmis kanmis kanaatkar ve kaliteli yasayacagi kesindir.

    Maksadi ardinda yorulup yürüyen konusan dinleyen düsünen davranan insan ve zaman devre mi mac mi, müsabaka mi, oyun mu, mola mi, sergi mi, ömür mü veya hepsinin toplami topyekün hep si bir ve beraber hayat mi, tüm hak yük sorumluluk erisim ulasim emek katilim kazanim degerleriyle hic sakasi yoktur yasadigi seyin ne olduguna dair bellegi bilinci bulguyu akli fikri yolu sözü maddeyi ve manayi öz varligiyla yasayarak karsilamanin eninde sonunda ister basket gol olsun olmasin veya ister birinci sonuncu olup olmadigina bakmaksizin hic bir sekilsel begenilme yahut takdir görme veyahut pis -ters köseye yatirma hayranligina yiv gedik avans avanta güdüm meyil pas pay hüküm ve pirim vermeksizin kazandigi hayatin etkin onurlu bireyi olarak ömüne ve ömrüne doyup kanmaya fazlasiyla layiktir.

    Hülasa akklin vicdanin sevginin hakkin hukukun özgürlügün asla kula kul olmayan onuru itibari yolu hüküm kararidir Islam. Türkiye Cumhuriyeti temel ilke yapi kurulum kanun ve hükmü de ayni degerler toplamiyla nufus kütügünde ve ülke topraginda yasayanlari ayrisiz gayrisiz ESIT ve ÖZGÜR IRADEYE hak ve yükümlülü kilan dünya ve insanlik zenginliginin essiz emsalsiz yurdu yuvasidir. Insan farkliliklari ve kültürleri zenginligine zenginlik katarak akil fikir vicdan ilim ögretim sorgulama duygu düsünce yol sanat üretim paylasim sevgi saygi bütünlügü degerlerle hic bir kosulda aidiyeti oldugu sosyal siyasal kültürel inanc doku güven ve yasam ortakligindan vazgecmeksizin her bireyi kendi iradesiyle sorumlu tutmanin özümsenmis mayasi adresi ve kutsal kabulüdür.

    `Ayrani yok icmeye atla gider tenesire kenefe`…hesabinin tam ve eksiksiz görüldügüne..:
    Fakat bilhassa BOP isgal ve cullanislariyla depar atip hiz kazanan bütün PARASAL DIKTATÖRLÜGÜNE satilik -kiralik uygun etkin yatkin kaypak ve elverisli sanat siyaset dil ilim imar yagma yikim din tacir holdingcileri , hepsi birbiriyle koz ve kumbara kirisip kapisarak hergün Türklüge, Atatürk`e ve Türkiye Cumhuriyeti`ne herkesi soyut algi aliskanlik ve bagimliliklarla afyonlayip esas asli somut ve yasamsal hayatiligi olan bütün toplum ve insanlik degerlerini degersizlesrtirip itibarsiz ilgisiz kilmanin kurulu pusulardan öteden beri ve biriktikleri kin hirs intikam ihanet ve hainligini bos ve sahipsiz bulduklari hep hata yapmayi; yaptigi yikima daha cok yalan yanlis hucum vurgun talan ihale ihanet imal ve imar etmeye kendini vazgecilmez köklesmeyi `bundan daha iyisi yok ` karanligindan fiskiran fiskirana.

    Ilmin inancin hakkin hukukun yolu ve diniyken islam; ve Esit Vatandaslik degerleriyle onurlu özgür insan ve bireye yurt yuva olmusken Türkiye Cumhuriyeti, insanlarini hep pis ve ters köseden avlayan sanat sinema edebiyat müzik sipor medya magazin banka borsa mafya alim satim holdingciligi, kitabi olmayan peygamberlige bütün akil fikir irade özgürlük bilinc birikim saglik sihhatini yitirip aciz caresiz degersiz eksikligin tüketim piyasasi ve BOP tutsagi haline yagmalanip kör kötürümlestirilen afyon ve vitrin dolasim tezgah bagimlisi toplumsal cöküse, kirini sümügünü artigini zibilini yalatip yutturarak kendini ilahlastiran tarikat tesis okul ekol ve sivil toplum yavsaklarinin mali mülkü ve insanligi belese getiren oyuncak ürünü alip satmakta Pazar ve piyasa.

    Böyle olmakla beraber, cübbeli cübbesiz sakalli sakalsiz gravatli giravasiz holding veya degil herseyi fakir fukara garip gurabaya tohumlayip asilamak isteyenlerin isbirlikcisi ve isportacisi kimi kovulmus kimi kovulanin yerine terfiye etmis kanal ve akinti yollariyla sövüstürüp dövüstürüp dalastiranlarin gazini pavyon nitelikli iltisim agi furyasinda toplumu kafaya alma sebeklik ve saklabanlii ettigi hir gür oyuncagi olmamak adina, bir damla bile akil fikir tepki direnc durus taviir duyarlilik haysiyet yorum mantik özgürlük özgüven denge ve sorgulamasi kalmamis toplumsal yikilis ve cöküse topyekün kapilip gitmislikte, dara gelen hayati veya reklami yapilmasi gereken muazzam tutsakligi nasil olsa bundan daha mümkün sisli puslu karma karisik müsait kundaklama ortami bulamayacagi rahatlik etrafindan oldukca emin hakim ve ele gecirilmis firsatin devletsiz ara acikligini amacsiz pörsük yilgin teslim bozuk bitik yitik tükenmis coskusuz hevessiz hissis huzursuz gerilimli bunalimli kör batak yikinti ve yagma kulu kölesi dinsiz imansiz koyanarin yani sirasina, cok satanlari bastaci eden recep ivedik vizyontele yaprak dökümü aski memnu seda alisan özcan mahsun ibo mibo , seri numarasi belirsiz tecavüz ve cinayetlerin müge anlisiyla, gelinim mutfakta yazilimli kokos kokona mayali mutfagin güldür güldür ve kurtlar vadileri avlayip avanaklastirdiklari sosyal siyasal ekonomik ve kültürel gnimet kapismacasina hapsedip kilitledigi ebat ve ekran mezarliginda ölümünden ün söhret saltanat güc kudret ve bol nakit temeli saglam esir piyasasi holdin trafigi hepberaberce kazanilan rekor ütüne rekor kirdi. Biri digerine dayali ittifakli mevcut durumu tüm pisligiyle bütün yagma yikim acilim bölüsüm sürecleri boyunca ve halen süregidisi ortak teskilatlanan hic kimse, bir digeri kimseden de ne yan bakti ne ürktü ne irkildi ne de rahatsizlik duydu.

    Hele de tapinilacak ve ilah diye inanilacak yeri ve varligi peygamber bile degil baska kutlu yücelik olarak okutmus ögretmisken toplumsal degerlerimiz arasinda degeri tartisilmaz inanc müessesesi, kimi sakalli kimi sakalsiz kimi cübbeli kimi cübbesiz sapkasindan hep sihirli mucizeler cikartacagini gammazlayan medya magazin holding tüsiad müsiad özel destekli ve BOP alt yapili tüm toplumsal yapi birim katman mertebe kurum kurulus sivil veya resmi kaynak ve katilimcilarini düzeninde kivirip ceviren ve kiskirtip atesledikce bütün yagma yikim talan isgal tecavüz gap cullanis cöküslerini yasal ve kalici kilarak atesledigi yangina hicbir akil fikir tepki itiraz ve irade gücünün karsi koyamayacagi esir alinmisligi asiladigi afyon bagimliliklariyla saglama baglayarak yangindan mal kacirmanin kendilerini allahtan bile yücelige konuslandiran ve artigini kirini sümügünü irinini iltihabini dahi yalayip yutulacak nigmetten saydirmanin ilim bilim teknoloji icat sinema sanat edebiyat medya magazin market ulasim iletisim moda gida alis veris etiket tezgah tam destekli soysuz sorgusuz sualsiz yetki sahibi olmaya yazilmamis dinin tanrisi ilan ettiler.

    Kirli zehirli haydut kahpe niyet ve cikar öncelikli iltihap birikintilerini toplumu halsiz mümkünsüz hasta sorunlu bunalmis yilmis yikinti tüketicisi ve körkötürüm birakan zaafiyete ve zavalliliga akitip avlamak icin, insanin kendisiyle ilgili düsünen konusan davranan duyan bilen anlayan kavrayan soran arastiran inceleyen irdeleyen kiyaslayan eleyen süzen denetleyen tüm tepki fikir beyan durus tavir fiil egilim yol yönelim eylem duyarlilik ve hassasiyetlerini saglikli yasayan bagindan kopararak, aradiklari yokluga ve basibosluga kendilerini danisip sormadan dünyayi toplumu ve insanlik iliskilerini anlamanin mümkünü olmadigina ezilen üzülen bükülen yenik yoksun muhtac aciz degersiz ve kendini kolayca vaziyete tabi konumlandiranin kulu kölesi olmaya esareti hazir, korkunun dehsetin kabusun bilgisizligin körlügün siddetin en cok tükelilenleri oldugu kayiplara karisik insan model ve tipini yapip yapilandiran hinlik ve cinligin bizzat seytanlari olanlar, baska secenegi yok kabulüne insanligi öldürüp olan biten herseyi fitrata mahsus dogal sanci cekimleri mükellefiyeti ; ve karsiligi ceplerinde ikrami ve ikramiyesi hazir süper marka aveme ve mala mülke istahi kabarik cennet vaadli ibadetten saydirdilar.

    Hic bir konuda konusmamak ve anlasmamak kaydiyla sürekli yogun temas halinde sürtüsen bulasan yapisan didisen cekisen yapi bozukluklarini cöken cürüyen kokusmalarda sözü özü hic degismeyen sabit götürü piyasasini kim neye nicin kaca ne maliyetle alinir satilir seviyesinde muhasebesi yapilip defteri dürülmeye hiyaza gertirilerek canli tutan isin ve icabin icinden en kazancli cikmanin firsatini yakalayanin buldugu aciga cöküp cullandigi ; sanat siyaset edebiyat ilim bilim holding tüsiad müsiad dayanakli destekli her konuda ve her alanda birbiriyle ayrisip catisan toplum gecerliligi manyaklayip mühürledi.

    Ve böylece yanlisinda israr edene alkis calmayip aksine tepki fikir denetim gerekce anlayis aciklama konusma dinleme vicdan hak hukuk ilgi itibar yakinlik samimiyet duygu düsünce muhasebesiyle herkesin herkese akil fikir yol sorumluluk ihtiyati güderek karsilikli insan degerlerini artirip yücelten ortak yasam ve iletisim huzurunu tedavüle koyan toplum titizligi mezariyla beraber tarihe gömüldü. Yani yuvasi ürkütülen gerek dalda gerek yoldaki hayatin camini cercevesini kirip devirenler artik kücük cocuklar olmadigi gibi, ezip bozup sömürüp öldürdügüyle övünen; ve buraya birinciligi hic kimseyle bölüsmeyen müthis begenili din iman siyaset moda sipor egitim magazin müzik ulasim edebiyat sanat sinema resim galeri motor kaborta sokak sahne tezgah hin hain cin seytan fosforlayan ve her yikim yagmacisini tüm yanlislariyla arkalayip destekleyen mafya girisimli tesis esekkül ve tüketim piyasasi imar ve ihya edildi.

    Dolayisiyla hic bir ortak deger inanc ihtiyat tedarik tutum itibar özen onur bilgi ilgi care birikim algi söz anlayis güvence hali yolu yeterliligi dayanagi dolasimi ve paylasim zenginligi birakmaksizin;hic kimseyi hic bir sekilde ve hicbir konuda konusaran anlasip uzlasabilen dili ve dirayeti sag ve canli koymaksiin; mutsuz tahammülsüz gecimsiz dirliksiz ayrisma ve catismalara kiskirtip kamcilayan alim satim tezgahi tüm baskilayan ihtiyacini doyurmak icin sürekli dünyasinda hayat kuracak yeri komayan savruluslara sarsinti yikinti yagma isgal tecavüz taciz ölüm zulüm zelzeleleri yükleyerek dogrusunu ve huzurunu bir türlü bulamayan darliga zorluga bunalmisliga telasa kavgaya dayatmaya kargasaya baskiya kulluga kölelige muhtac ve mahkum korkuyu nefreti kini catismayi eziyeti ve yozlasmayi zehirleyip asilayan kacisi yok mahkumiyeti sart kosup ve mecbur birakti. Bu sayede kütügünden künyesinden silinen ve ortak deger inanc güvence dayanak birikim kazanim yurt yuva dünya ve insanlik namina hicbirseyi kalmayan kulluk kölelige kosulsuz itaatliligi daim ve sürekli kilabilmek icin, yokettiklerinin yerine ici her cesit ihanet hainlik sizma sinme yama ve yikim malzemesiyle dolu HOMOJEN yapi bozuklugunu en cok etnik siyasi sosyal mezhepsel ayrilik gayrilik atesleyip tetikleyici catismalarla ilk liste sirasina alan kaplamalardan süsledi sivadi.

    Insanlarin araya sora ancak bulduklari akil bilinc saptama percinleme pekistirme akil fikir cikarimlarini kayda deger deneyim birikim inceleme sorgulama irdeleme aliskanliga edinme ve mantiga yorma gibi yeri yurdu özü sözü belli bilinen koordinatlari olsun ihtiyatiyla duyguya düsünceye söze yaziya heceye ve kelimeye kazandirip ifdelestirdikleri icerik iliski iletisim ve anlamla, hem kendilerine hem yabancisi bilinir dünyaya hem de elde ettikleri kazanimlara hem de aklin fikrin vicdanin sorumlulugun klavuzluk edip yol gösterdigi ortak yasam paylasan toplumsal sosyal siyasal ve kültürel birliktelige gösterdikleri ilgi yakinlik emekle, deger verdikleri hayatin yüklenici öznesini kendilerinde bulup kendilerine ev sahipligi eden dünyayi magara resimleriyle TANIMLAYIP ADLANDIRDILARDI.

    Tam da burdan azala tükene ille herkesin en üstünü ve herseyden daha coguna sahip MANYAK BIR BALTAYA ta kendisi olmaya azip kudura kurcalana, kafesine sindirilmis buyruklarin komutu calmadan ötüp titremeyen ve tüm sosyolojik siyasi kültürel ve toplumsal bozuluslarinin yerine sözün aklin fikrin yazinin vicdanin almadigi her türlü fiziksel kimyasal sinayis oynayis ve deneyimlerin ölümle sonuclanip genetigi bozuk hormon carpikigini koyarak, korkunc bir yenilgi yalnizlasmasiyla cevap verdigi hic bir özgün tutumu inanci güvenci davranisi anlami kavrayisi tepkisi ilkesi ilgisi dermani caresi cözümü inanci itibari cagrisi kalmamis, modern monologlu icinden cikilmaz tutsakligin GRAFiTi boya boyasina bogulmus büzülmüs MONO TON trfafik tesis ve kent mezarligi duvarlarda sessizlikten daha sessiz en görülür yerde saklanarak bitti batti sustu söndü ve kendini ölümden betere terketti gitti insanlik.

    Careden cözümden üretkenligini ihtiyatsiz köksüz tedariksiz teminatsiz kaniksamis icsellestirmislige damarsizlasarak bütün saglayici kaynak ve yollari korkuya özentiye beklentiye baskiya bagli ve bagimli zaafiyetleriyle kusatilan hersey, cogu zaman kusatan alukalarin fazlasiyla yeterli oldugu avlanmaya en uygun bir yerde mutlaka hayatta kalma ve dayanma gücünü yitirip ugratildigi isgale topyekün teslim olacaktir. Kaleler hisarlar surlar burclar satolar kentler kapilar kulelerin böyle oldugu gibi insan ülke ve toplumsal yapi da aynen bu hassasiyet üzeri böyledir.Damarlari ve sinir uclari sökülüp hayati bitirilen her bünye de islemez hale gelip icinde dogan nesillerini ruhsuz duyarsiz kacak karamsar sogukluk ve kopukluklarin durumuna hayret edilmeyecek derecede ruhu bile duymayan karakteristik dogasina uygun özelliginin geregi hayatini bozup kurcalayip karma karisik edenlere itaatte kusur islemeyerek ve üzerinde sorgusuz sinirsiz calismalarin yapildigi viran dolasimin yükünü eziyetini tasiyan yagma yikim denekligini hic sikayetsiz ve tepkisiz harfiyyen yerine getirecektir.

    …lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep…


    ESNASıNDA AFİLLİ AKŞAMIN
    …..
    Tam pansiyon sonbahardı
    Kuş da vardı kanepede gayet kumru
    Atlar başıboş son evlerin başladığı yere gemsiz eyersiz miydi neydi
    Günaşkına yakındı kasım beş gazel ve kent saatinin
    Çan vuruşu som çeyrekten
    Elektrikli arabaya şarj dolduruyordu akşam akşam
    Karanlığın usuuul usul sızarak yayılıp koyulaştığı sisli demdem
    Boşalmış zembereğine pili bataryası bitmek üzerenin marşına basarak
    Tam o esnada ateş üstü fokurdayan çaydanlık gibi
    Az bir ikindi yolunun önemli mesafelerini çıkmış gelmiş
    Önüme koyulup uğruma düştüğü sıradında vaktin tam
    Harfiyyen maval okuma bana maval
    Dedim saklanmış bir çalının öte tarafındaydı adamsız kadın
    Şaştı kaldı maval ne ki dedi sülün ve sutun sureti
    Ben de bilsem sana söylerim ki vardır anlaşılırı anlaşamaz
    Sesler uğuldayıp geçerken yandan yöreden usturanın ucu
    İsviçreyi gösteren hiç bilinmeyen
    Anladım dedi üstünde ışıl ışıl cilalı fiyakalı ceket deri
    Topuğunda kızıl sonbahar
    Tirillere tiryaki güneş eskisi ökçesi
    Kalçası hele zıpkın oynak
    Kot pantolonuna şuh giyinik dapdaracık
    Cukka mukka okka hokka kadın
    Anladım dedi demekkiye bu sokak bunca piyes
    Şimdi sen ol ben olsun direkler arası sürreal
    Nasıl ki gecenin güzeli ay bulutların mektubu yağmurdur
    Sanki yollar ve yıllar boyu sayıkladık durduk içimizden kopup gelen
    ve yerinde duramayan
    Ve dalında tutunamayan nehirlerin akıp gittiği biz değilsek ya kim
    Rengini buldukça çaydan çeşmeden konuştu dil ve damak
    Esti tozdu tutuştu yandı sürdü geçti böylece bizi buğ. ve buhar
    Ocaksızda kalan kül bile nasibini yandığından alarak
    Durumdan oldukça vahime süslenip salınıp iklimlere dahil ve hariç
    Harman ederek boydan ayağa gül gazel yer ve gök
    Tembihi sır sardı haraba
    Toprağa yaprağa adım evlek gide dura müptelada sonbahar
    Has goncadan sergen savrum dökülüp gidendi dün
    İhtişamıyla forsu kadıncası güzel olansa
    Afillisi sürgün sarmaşık kasım bahçeleri

    Seyfi Karaca…… …Kasım / 20

  5. ​​Selâm olsun tüm hemşerilerime …

    KÖYÜM VAR OLSUN

    Alaca düşmüş ki; bizim bağlara,
    Selam olsun gerideki sağlara,
    Elin dokun, akan soğuk çağlara,
    El buysun, el duysun, köyüm var olsun.

    Bir cıngıl alacada bana getir,
    Nefis körelsin kalsın bende hatır,
    Balcanla biberi yufkaya yatır,
    Az olsun, göz doysun, köyüm var olsun.
    ​​
    Belki yamula balcanı közlenen,
    Belki bir çaman dürümü gözlenen,
    İşte hep küçük şeylerdir özlenen,
    Gönüller bir olsun, köyüm var olsun.

    Bir öğlen sonrası çayıra var da,
    Sarı Bursa derler; bir deste der de,
    Üttüğün firikten bana da ver de,
    El yansın, iz kalsın, köyüm var olsun.

    Bir akşam üzeri sığır göründü,
    Bizim köyün yolu toza büründü,
    Bir bakır helkeye sağılan üründü,
    Çok olsun, az olsun, köyüm var olsun.

    Harmanı sel alır yağmur yağınca,
    Sele dur denir kenarın yarınca,
    Kürek tutan köylüm ömür boyunca,
    Biz olsun, söz olsun, köyüm var olsun.

    Unutmayın sulamayı gülleri,
    Kokusun getirsin seher yelleri,
    Bütün konu komşu açsın kolları,
    Gül alsın, gül versin, köyüm var olsun.

    Toprak geliniğin giymiş bem beyaz,
    Tipide elleri kesiyor ayaz,
    Bir anne evinde ediyor niyaz,
    Yol olsun, yar gelsin, köyüm var olsun.

    Hacı İbrahim SAĞIR

  6. Kisiligini kimligini dilini sanatini bozup berbat etmis bir dünyada, en uyanik ve cok begeniliyorsa ticari kafaya, senaryo konusuna ve film sanatina parlayip pekismistir ortam kafa yapili BEKAME atölyeleyip VIZYON TELELEYEN Yilmaz Erdogan ve benzer türevleri devri, ayni zamanda kundaktaki cocuklara tecavüzüze kadar kendini dindar ilan edenlerin HARUN YAHYAYIM diyerek herhangi bir genel evden farki olmayan akil fikir vicdan yoksunu oyun ve oyuncu yetistirip üretme cifligi veya sirketi sahibiydi.

    …lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep…

    …..
    SEYRENCEDE SOYUT PANTOMIM
    ………
    Ögrence..
    Takip takistirmis foyasi kuyumcuk rumuza
    Elde bazan tebesir beyaz bulastirarak denenmis pozlarla kara tahtaya
    Ortada hicbirseyin bir tef bir sürahi bir sessiz salon pantomim
    Booool önermeli sen bu isten hangi fikirlerin anasini yedegini sorarak
    Heykel insanlar serpistirmis gölgesi var kendi yok karsi yamaca
    Parmagini findik kirdirinca kesssstik….
    Filmin arasini dijital logoritmali animasyon yansimasiyla dolgu yaptiriyor
    Derdin ne diyecek
    Ve cooook begenilecek coooooktan da cok
    Yaptigin jenerik yazdigin seneryom
    Sen degil senin yerine bagirip cagiracak diyor
    Yasadigi hayatta essizlik isteyen örnek adam veya kadin yetistirmek icin
    Hareketli olacaksin fakat senden istenmeyen sözü
    Solugu
    Nefesi
    Dili
    Yolu
    Hali
    Gelisi
    Hissi
    Vicdani
    Gidisi
    Arzuyu
    Istegi
    Duyguyu
    Iradeyi cok satmiyorsa davranip kullanmayacaksin diyor
    Acilim sanatcisi kadroya tam tesekküllü komple dahil Yimaz Erdogan..
    Sonuc ne olursa olsun herkesin bakis acisina dosya acip
    Kamerayi senaryoyu tam göbgine dayayacaksin herkesinkinin
    Mevzuda hakli haksiz kim veya degil takilmayacaksin
    Fire verirsin yoksa ugrasmayacaksin piyasasi begenmiyorsa
    Bozuksa bozuk yani insan dünya toplum
    Oldugu gibi herkesi ve herseyi degistirip onarmaya kalkismayacaksin
    Cok sorayacaksin öylemi böylemiyi
    Derinde isin ne
    Yüzeyden kenardan
    Insan denen aleti nasil kullandiginla ilgilidir söhrete talip
    Cihazi dogru yere ve dogru zamana zimbalayip zeminlestirdinmiydi..
    Tekleyip tökezimeden türküyü dinletirsin mezara
    Bana soracaksin kimsen yoksa sende mesela vizyonu dövüzü
    Be ka me yi ben böyle baktim gözledim izledim inceledim
    Denedim sinadim okudum yazdim kurdum yönettim
    Patron olmak kolay diyenin alnini karislarim
    Yapamayacak hic heveslenmesin gitsin kirec torbasi tasimaya
    Hayati nasil bir kacak insaat ameleciligiyse ordan dehlesin devam etsin
    Ben ticari piyasasi pesin be kam me yi
    Her yazip yönettigim filmin mükremin abisi gibiydim
    Burasi gercek hayati taklit eden atölyedir
    Yazilanlari oynamaya okkali pantomimli mal ve malzeme üretir
    Önemli olan kim oldugunuz degil zamanlamasidir vurup devirdiginiz av..
    Cok seyrediliyorsaniz cukka yerine oturmus
    Sanat denen mesele de kirdigi gisede kapanmis bitmistir
    Özet gecisleriyle bazan yazdiginin yenisini yazmak icin karalanmis tahtayi
    Bazan sizin yerinize bunlar burdalar sandalyasiz masasiz siniflandirmayi
    Bazan alinti sözler sarfederek ondan bundan kendi kendini hakli cikarmaya
    Adnan okyar ben harun yahyayim dedigi bu dönemdi..
    Herhangi bir enel ve umum randevu evini mi
    Yoksa baldiri ciplak kadin kizoglan dansözleyen din tüccari
    Iyi para ave yüksek söhret getirisi var diye
    Insan aklinin ve ahlakinin cullanmis bin türlü bataklik sinekleriyle
    Cübbelisi cübbesizi
    Atatürke Türkiye Cumhuriyetine ve Türklüge
    Sayisi belirsiz hainlikle kollayip saldirdigi bulunmus firsattan
    Kisiligini kimligini ülkesini dünyasini bu dönemde yitirdi pazarda
    Posteri alinip satilan Bop reklam bu dönemde
    Deger dengeleri bozulmus insan örnekleyeme rekor üstüne rekor kirdi
    Bütün yapi taslarini yerinden oynatip önü sonu gelmeyen
    Aile birey ve toplumsal ayrismanin
    Sosyal catismanin
    Inanc ve itibar cöküs cürüyüsünün
    En soyut pantomimine tüm saldiri ve salginlariyla birlikte
    Yapay yapmacik bencil ve bunak sahteligin
    Yasadikca hayattan kopup lanet okuyan isteksiz dilsiz yazisiza
    Insan bilip belledigi kendini yabancilastirildigi cildirasiya arizaya
    Belaya
    Mutsuzluga
    Doyumsuzluga
    Tahammülsüzlüge
    Saltanat süs sekil imrentili karanliga kitlik kirana ve kacaga
    Siyasal ekonomik felsefi kültürel sanat ve edebiyat yozlasmasina
    Cok begeniliyorsan seni izlemeye kazandigin konu kapanmistir
    Yilmaz Erdogan seri numarali pek coklari yanisirasi
    Kundak cocuk yaslarina kadar yaygin tecavüzcülük bu dönemde patladi
    Bu dönemde Fethil metal ve Pekaka acilim ortakcisi bop mesaisinden
    Ülke ve devlet yönetimine dahil müdahil oldu
    Etnik mezhepsel mayinlama bu dönemde kutsanip
    Gece kulüplerinde kapti kactiyi buldu muydu
    Kendini gösteren sosyete alcalmalarina genis bakis perspektifli
    Tam ekran izmarit artigi sessizligin ünlüsünü kusup aktaran
    Ve hayati oldugu gibi berbat bozulmuslarla birakip
    Ilavesini kendilerini ekleyen herkese kendi acisindan bakan yikim
    Yagma
    Ihanet
    Isgal
    Vurgun
    Tehdit
    Soygun
    Sömürü
    Tarihin hic bir döneminde olmadigi kadar aciktan ve alenen
    Sagliga huzura güvenlige topraga ulasima imara egitime sipora
    Yasanan hayatin tümüne beraber
    Mafya düzenini kurup kendini devlet yerine koydu..
    Gücü gücü yeteneyi yasallastirip kaniksar hale özendiren ve donatan
    Piyasada yerini kapmissan senden iyisi yok ögretinini
    Ormanlari vadileri köyleri daglari yolsuz iliskisiz üretimsiz paylasimsiz
    Terke tayin sabikali af ve günahkar kanunu
    Allah vergisidir kiskanma sen de calis senin de olsun
    Türkiye gecmisiyle yüzlesiyor bagirsaklarini temizliyor
    Artik hicbirsey eskisi degil söylemli yuro dolar baydin ve tramp girdisi
    Basari grafigine insan yetstirip hinlik cinlik yazip oynatan
    Temel bilgi ve sanatsal galeri bu dönemde hortlayip zirve yapti
    Gayrisini istirakini
    Anlatiyor da anlatiyor hala hazirda
    Bir oda bir ofis bir sahne bir piyeslik seyircisi hazir
    Katilimci ögretici egitici ve herkesi oyuncu yapan
    Saglam sirketin sahibi Yilmaz
    Erdogan Cem ve ötekilerini
    Tereteden cok yollu kanalli ögrence cismi sifatinda
    …prototip program temsilli

    Seyfi Karaca……………Ksim / 20


  7. KARiNESi BOP MEZUNİYETLİ CENDERE
    ……
    Kar maskesiz zırhsız yağmurluksuz ve hiç bir gösterişi fosforlu sahnelere düşüklük edip ihtiyaç duymadan iki yüzü bir olana güzel insansın denirdi.

    Sanki yüzyılları birden bire ve iki yakası bir araya gelmezmiş gibi duran ara açıklarını zaman ölümlerini durum belirsizliklerini denge bozukluklarını imkansız zorluklarını anlaşılmaz tanımsızlarını mesafe uzaklarını yani yeri göğe dünü yarına dünyayı sonsuz kainata gübreleyip taşıyıp götürebilmenin kuşkusuz ve tartışmasız etkin ve sihirli gücü hiç bir lutuf icabı ön koşula ve zorlayıcı baskılayıcı yaptırıma kendini rehin vermeden özü sözü inanılır samimi gerçekliğe özdeş aşk ve sevgidir.

    İnsan kavramının tüm taşıyıcı ve sağlayıcı değer anlam bağlam içerik ve bütününlüğüyle inanılır güvenilir özgünlüğünde yaşadığı veye çürüyüp yıkıma uğrayarak ölümün muntazam kullanışlı esiri olduğu kör ve keskin döngü, akıl fikir vicdan özgürlük gibi uyaranlarını hiçe sayarak çekiciliğine kanıp kapıldığı hırs meyil eğilim saplantı bencillik kanaatsizlik doyumsuzluk duyarsızlık umursamazlık acımasızlık düşüklüğüne ve düşkünlüğüne kişilik bozup hayatını teslim edip etmemesiyle ilgilidir.

    Çünkü insanlığın olduğu veya öldüğü yerde devlet kavramı da olur veya ölür. Devletin olup olmadığı yerdeyse sevgi saygı hak hukuk eğitim özgürlük ekonomi siyaset kültür sipor inanç bilgi birikim ulaşım eğitim sağlık huzur istikrar tarım toprak gıda enerji güvenlik …sınırsız sonsuz hayatın topyekun yaşam alanları birbirini kundaklayıp etkileyen bağlılıkla değer yoksunu dayanıksızlıkta tahrik ve tetikleyip yaşamadığı ve yaşatamadığı hayata ölüm zulum hükmünü hakim kılar.

    Hiç kaçışı kurtuluşu yok iyi olmayanın yerini ihraç olup ihmal ve ihanete uğrattığı insanlığına ve hayatına kötüyü kışkırtıp davet eden kokuşma çürüme çöküş yıkım ve kendi yok yerini işgal ederek sürünüp sürüklendiği ölüm getirili icraatsız ihtiyatsız ithalat ve esaret bağımlılığı kaplar.

    Kelimenin tam manasıyla kazanılmış hayatın katılımı tanıklığı emeği gayreti tutarlılığı kararlılığı eylemi cesareti deneyimi birikimi
    azmi atılganlığı sayesinde akla fikre mantığa itibara duyguya düşünceye vicdana yorup danışarak kararlı tutarlı ve kalıcı çıkarımlarda bulunduğu; ve olgular bulgular içinde rastlayıp keşfettikçe yaşamına ortaklık eden herşeyi yaşanan hayatın bilgisi olarak adlandırıp belleğine birikimine kaydettiği etrafına hakim olma gücünün veya yaşama sanatına aracılık eden özgüvenin ana maddesidir.

    Kelimeler yoksa; hayata dönük aklını yolunu mantığını ilgisini bağını aidiyetini emeğini yatırımını üretimini bilgisini sorumluluğunu keşfini kesip kaybetmişse herşeyde olduğu gibi kelimeleri olmayan dili de esir ettiği insanlığının tercümanı ithal ürünüdür, hele de özenip imrenen aşağılık virüsleri sayesinde hızla elde onca olanını da harcar yitirir.

    Işık hızından da tiz titiz hassas ve nitelikli ilkeli davranan duyarlılıkla, yorulması gereken bütün emek temkin ihtiyat ilgi eğilim yaklaşım zahmet çaba hareket sorumluluk sorgulama tutum deneyim sınama tarama yönelme ısrar eğilimle, birbirine kendini huzurunda unutacak kadar kendinden geçmiş ve emin ilişkilerin tümünü; ve elbette ki kopmaz ölmez eskimez tutku ve vazgeçilmez bağlılıkla ruhen ve bedenen her şartta her yerde yekvucut olmuş insan öyküsünü de aynı yazının kaleminden boyar özer bezer sevindirir aşk.

    Tohumla başak, yerle gökyüzü, rüzgarla pervane arasında durmaksızın yarını dünden hazırlayıp kuran ve kurtaran ilmek ve mekiğin dokuduğu mz kaynağından düzenektir, hem yol hem yolcu hem ışık hem gölge hem gök hem yeryüzü olabilmeye ikisi bir ve çekirdekten ; ve hiç kimsenin hiç bir buyruğuna olur ilanına tenezül iznine başıbozuk fermanına keyfi çıktısına yahut hüküm müsadesine bel bağlayıp boyun eğmeksizin tüm gücü aklı vicdanı beğenisi arzusu isteğimi kabulü cesareti azmi çabası gayreti ilgisi duygusu aidiyeti düşüncesi fedakarlığı itibarı kendi kalp ve damarından sevip derdini derman bilen aşk.

    Aşk ile yapılmayan ve kalbinde fiilinde temelinde niyetinde toprağında sevgi ile başlamayan herşey daha ilk adım ve oluşum hücresinde bünyesini bulup tamamlayamayan hayatı kararmış sönmüş zindan kabusuna ve kıtlık kıran soytarısına dönüşmüştür. Aşk ve sevgiyle başlamayan hiçbir hece söz davranış eylem eğilim yol veya yordam gerçekliğiyle büyünleşemeyen insanı yanlış yapay sahte furya özenti yalanlarla içinden çıkılmaz mutsuzluk müptelası snlaşamadığı kadar da anlaşılmaz hiçbir hayatı kişiliğinde hiçbir şey ifade etmeyen yarım yamalaklığa bitirip sonlandırır.

    Misal, cep telefonlarını keşif oluşum ve icatsısı kendisi olmayan kulluk kölelik ve tüketim piyasa taşıyıcısı her kimse, icat olanı karşılayacak konuya hakim hali durumu ve konumunu adlandıracak akıl mantık ihtiyatı kelimesi hecesi olmadığı gibi, neyi nasıl ne gibi ilgiye ve iletişime kazandıracağını akıl fikir vicdan bilgi çıkarımlarını yönetip yönlendiremeyen işgale uğramakta işgale uğratanların artıpını hasarını tecavüxünü çöpünü mutsuzluğunu tüketmekte can veren kişiliksiz kültürsüzlüğün ekde olan sevgi saygı hoşgörüsünü de harcanır tükenir.

    Bu yapı bozukluğu yıkım hasar israf ihmal kurulum kurumsallaşmasına kozmopolit BOP imalatından planlı projeli halkçı muhafazakar aydın ilerici tarikatçı mücahit dindar ve milliyetçi türevi filitresiz poster görünümlü poz caka cüsse sükse siyaseti de, sürekli oynak fırıldak dönüşen değişken kaypaklılıkla kimi Pekaka kimi Fethulmetal kimi başka başka in cin holding mafya reklam ajans sektör vurgun soygun dosyalı kimi hepsi beraberce birden ortaklık ittifak randımanlılığına kendi aralarındaki çıkar dövüş hır gür ve dalaşını millet memleket meselesi görselinde şirketleşip şantiyeleyen oy avcılığı çullanış çörekleniş ve tahsilat güncesinden Türkiye Cumhuriyeti yağma-yıkım asli esas niyetinden toplum avanaklayan manda medya market ve tüm diğer unsur uşak ihale hissedarları, Anayasadan Türkiye’yi ve Türklüğü söküp çıkarmakta kime ne lazım ve buyurduysa ( kimi global gringo arınço kimi meral -kemal kombineli akepe mehepe okeyli sür sefa jokey) ona birbiriyle yarışarak meşgul dayanak destek ve hizmet vermekte.

    Anlamını bulamayan; ve bulduğunu insanlık kadar eski önemli ve öncelikli tüm değer birikim anlam anlayış ve kazanımlarını da lime lime teslim olduğu serbest dolaşım piyasasının ezip bozduğu yağma yıkımlara harcayıp bitiren bütün toplumsal ve kurumsal alanlarda olduğu gibi , Eğitim de herşey kadar ve en çok kayıtsız karışık dolaşık bağımlı güdümlü ücrete varlığını değişmiş düzenin en hızlısı olmayı öğretenlerini tetikçi sıfatıyla kullanıp, öğrenenle öğreten arası hiçbir değer dengesi kalmamış her türlü asosyal okutup öğreten bencilliği kodlayıp, alışıp öğrenenleri uyumlu itaatli terbiyeye tahsil mezun ve talim ediyor.

    …lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep..

    ….
    USTURA
    KETENPERE
    ….

    Dağı göğü bucağı yok kenti istasyon köhneye bağlayan
    Şaka götürmez kar getirmez bulutlar altında taşmış dolmuş asit sokaklar
    Erişilmez ulaşılmaz ezik
    sarsak sönük bezgin bitik ve tutsak
    Temiz kağıdını kirlenmiş insan örneklerinde
    evrak üstüne evrak
    Evet içinde evre
    Kat üstüne kat …
    İne çıka içinden boşalttığı dünyayı işletip çalıştıran başıbozuk terk ve tehir
    Sen sana yakışmıyorsun diye boyadığını prangaya bağlayıp
    Sayıya şifreye damgalı konuşmak yahut susmak için
    Takdir
    Tayin
    Tasdik
    İzin
    İlan
    Genelge girdabından
    Geride bırakılmış hayatın tüm hikayesinde şimdisini didinip arayan
    Ve faturası ağır ücrete tabi sıra bekleşip uzun uzadıya
    Rengi paslanmış soluk gökkuşağıyla boşlukta asılı her çöküşü yerlere sürüklenen
    İştahının kenarını silerken kursağında düğümlenip hayata küsüşmeye dona kaldığı
    Susmayı konuşmak belleyen yaşam dışı dikey bükeyin
    Ve çehresinden dağılıp düşürdüğünü hayalet olarak gezen dolaşan çöpe
    Yemine filan hiç gerek yok ben değilim
    Ben yapmadım deşip dürtükleyince cana gelen
    sür git poster ve provayı
    Üstünde özenle çalışılmış kabusu sireni paniği ablukayı ben değil
    Dudak büküp dingil kırıp ters turnikeyi gönüllü kodesi tıka basa hıncı izdiham kaçışı
    Eşik etap tonga tünel çıkışa yasak ve insana kapalı hayattan kopuk katalog ve trafik
    Elde değildir mevsimi gelip üşüyünce güneş
    Güneşin renginden solup toprağa düşmesi ay çiçeklerinin elde değildir
    Fakat güneşi başka mevsim ol diye buz dolabına koymaya kalkışmak
    Ve başka süslü püslü yıldız ol diye kara toprağı baltan savmaya saksılamak
    Ben yapmadım…
    Ha yağdı ha yağacak ketenperelere sürekli fenayı
    Hayal kırıklıkları dolusu ve en zayıf yerinden otomatik bozgun
    Dil tarih kültür karakter coğrafya
    Genetiği kurcalayıp oynanmışların en başında gelen
    Zır zurna insana karşın bana ne mi deyim şimdi
    Mırrrr yaptığında ipsiz bağsız kedi şimdi
    İnsanlar ağaçtan tuğladan
    Evler ev değil piriketten fotomodel çatılar
    Derme çatma kapkara bir kuş konar konmaz değilim ben kargayı mı
    Çatır kütür ötüp durduysa
    ben icat etmedim sakat sızıntıyı ambalajlı çehreyi evrensiz dünyayı
    Yemin olsun etmedim yapmadım ben
    Manasını şaşmış maddesini çürümüş maksadını aşmış
    Maskeyle ustura tarifeli şekil surat nefesi ben değilim yapan kuran
    Ölümü yaşaya yudumlaya zar zor hurda haşat kenardan köşeden karineyle ancak
    Aralıkta zemheriyi olmuş bulmuşken kış ve buz
    Cesaretle istek arası sınırsız sonsuz yaşam alanını
    İnsan yokluğuyla kaplayıp dolduran şiddetli arıza salgın ve cerahatten
    Munusa minnet üzümsüz buğdaysız baklagilsiz
    Kabul edenden pe ve çe harfini kullanmaksızın kafayı alfabenin dışına çekip
    Dokunup dolaşıp değmeden ne dudağa ne dile ne kalbe ne de dağarcığa
    Ziyneti yapay zihni çok karışımlı koma ve bitkisel
    E, yani şimdi direksiyon hacim ve hakimiyetini kaybetmiş kar makinasıyla
    donmuş kalmış geçimsizliği
    Esir muamele hesabına muhasebesi tam yatırım
    E , şimdi yani onaylı kızağa oturtuluşun hır gür nizah dalaş toplu tabiatını
    Yaşamdan soğuk iklimi bütünlemeye mülkten mensuptan
    Reçete kağıdına ceremesi sarılı ardardına ve ecele yakın
    Akıl fikirden muhaf çarpık cenazesi ve yan etkin
    Mevzusu bayat cibiliyeti cılk kanunu kurulumu zibil
    Daha uygun tezgah maliyetine çekerek zulümü ölümü
    Madde madde anlamsızlık üretip kapsamında ecir kahır kotaran
    Cinnete mezun raporlu takipsizlikten
    Zebani talimatlı ve yüksek tahsilatlı teneşirden
    …moloz murdar mesaiden bana ne

    Seyfi Karaca….Kasın / 20

  8. ……….
    UBBUSUN GUBBUSUNA ( icerikteki ince Detay )
    ……….

    Esas maksat niyeti aklinda duygusunda düsüncesinde hic bir yasama hissi belirtisi meraki tutarliligi kararliligi isareti coskusu heyecani üretkenligi izi ve hevesi kalmamis insanligindan ve dünyasindan durmaksizin terk olup tutunacak hic bir yolu yönü carsi ilgisi iradesi bulunmamaya cöken cürüyen tikanikligi hic bir cekingesi olmaksizin `herkesler de duysun görsün bilsin de kendiliginden hallolsun hersey `ibreti alem piyasasina icini disini döküp bosalan dert kahir kavga nizah sövüs dalas rezillik kepazeligini biriktigi bütün yozlasmis kokusmus toplu intihar ve iltihapli yerden teshir etmeyi öldügü hayatin vazgecilmez afyon uyusturanlari olarak tecavüz tecavüze ugrayan insan yiginaginin dünyasini talan tarumar edip yasadigi hayatin yurdunu yuvasini bozmaktan baska hic bir sey olmayanlara durup dona kalarak kendini hayatinin öznesi nesnesi herseyini yozlastirarak itirazsiz itaatliligi teslim alanlara ve yuvasi yikik insanligi ölü dünyasi vurgun talan esareti ölümün köklü kalici kuyusunu kaziyanlara oltalik eneklik deneklik yem ve heba eden köklü kayitsizliktir baskina ugrayip saldiriya maruz kaldikca yenilerine aclik ve ihtiyac artiran toplumsal zelzele.

    Sütten kucaktan obadan bucaktan elden avuctan kesilip koparak, artik her kaybettigi yenilginin uzak ve ardina atilmis üzen ezen bogan bezdiren tutsakligi özene bezene tüketmekten kusatildigi dirliksiz gecimsizligin ürün yük cöp ariza kahir lanet kavga gürültü kusnuk sorun mikrop salgin ve zehir zikkim tasiyicisi sevgisi saygisiz ilgisiz aidiyetsiz bozulmus daralmisligin gide gide birbirinden yapisip bulasip benzeyen kalabaligi artan; ve önlenemez hiz ve yayilmayla öldürn bitiren esarete kalabaligi arttikca dünyanin aklini özgürlügünü bilincini inancini güvencini dilini anlamini degerini itibarini iletisimini yurdunu yuvasini bilen tniyanlarin sayisi tükenip azalan kirli gürültülü huzursuz harabe kovalayici kac göclerinde sadece esyalarin birbirine dokunurken uguldayip cinladiginin disinda kendini hiclige koymus suskun tavanlar zeminler odalari birakmis korkunc sessizligi paylasmaya in cin olmussa insan, ki hali hazirda kötüye giden sonun yalnizca ima tavir tirip ve isaretlerle konusup da hic bir hayati eder degerde bulusup anlasamayan ve ölüsünü hergün artan siddetli sarsintilarla doyurup besleyen param parcalari bir arada yuvasi yikiklar kondusudur.

    Duvarlarin diklestigi tavanlarin yükseldikca yerden uzaklastigi öldürücü sessizlik bogucu monotonluk hicligin dönüp oynadigi hareketsizligi sadece kendine carptikca uguldayan esyalar veya ötüp calan zil , örtülüp acilan pencere , disardan iceri hucumlayan cadde trafik , icri bakip hemen kacip cikan rüzgar, ara sira oturup kalkan gölgeler , hepsi burasi ve herkes bu kadarsa, tükenip bitmis son bulmustur hic ortak yasam namina medya magazinlerle ugradigi tecavüzlere yutup yemlenip beslenerek kayitsiz ve karamsar kala kala yuvasi yikik dünyasi ören oranin ötenin burasinda herkesin birbirine bakip bulasip benzestigi ölü sevici hayat.

    Stunu kaidesi cercevesi kalibi kirisi tam destekli ucurumun, temel besin ve gecim kaynagi itemelli kramsar tümden pisman topraksiza ihrac olunmuslugun durgun isteksiz tükenmis yenik tarumar yasam yorgununu besleyip barinirken eldesi ceset insan, toplamina karsin komut buyruk dürtü ve kiskirtma üzere ve ancak önüne ne konulursa güle sirita kendinden gecip narkoz komasina giriyorsa güme giden insandir, insandan gidense topyekün yasam esasli kainat.

    Kisinin keyfi istedi diye keyfe rüzgar esmiyor yani. Yol hah deyince yikinip yürümüyor. Olmuyor günes, kousmuyor sessizlik, dogmuyor ay, dönmüyor irmak, saklanmiyor gölge, sökmüyor safak, parlamiyor kaliba cerceveye girmeyen rüya, düsmüyor yagmur ve kar. Sirf sen, öylemesine buyurup istedin diye.

    Icindeki arazisi camdan demirden isimsiz adressiz bir bakis ve yaklasim kesikligine terkedilip birakilmis akli fikri aliskanligi inanci onuru iradesi özgürlügü dili dagarcigi kültürü kisiligi saygisi sevgisi duygusu düsüncesi yutturulup yedirilen sinsi sinneklerin gaspina tecavüzlerine afyonlarina sömürülerine ayan beyan kayip kacak bozgun tutsak esir ve yitik; tam tüm ve esasli kaliplara girmis kisir döngülerle kulluk köleligi saglam sualsiz sorgusuz ve sürekli vadelere teslim kabulünü özümseyip sindiren durumsuz dengesiziyle gayri safi insan, gercegi düz hasilati defin hakikati vurgun talan arac gereci ve para dövüz piyasa elaltiligi kanca ve kendine bogunuk kilitli torpidoda, tamtakir tabut gibidir.

    Köy de olurdu, kasaba da, sevgi de, ask da, insan da insandan fakaaat..

    Odundan kilden tunctan demirden tastan insandan tanri olmadigi gibi; yani anne kucaginda dogduysa hic kimse ne üstün ne asagi kimsenin kimseye yaratilis itibariyla farki olmayan deger kiymette önemli vazgecilmez hak ve yükümlülük sahibi oldugu gibi,kimse kimseyi öteleyip hakir gören kibirli yaklasimla dislamadan; veya öncelikli imtiyaza avans ve torpil gecmeden kisisi öz kendisiyle ödestigi katilimciligin gerek övgüsünü gerek yergisini yasayarak deneyimledigi; ve büyüterek olgunlastirdigi; akil fikir vicdan irade sevgi saygi bilgi bilinc bellek beceri özgürlük tutarllik kararlilk özgüvenlilik birikim ve zenginligi sayesinde farkina varan hayati seciciligin ve ayirdimin etkin- yetkin sahsiyet kazanimiyla hic kimseyi hangi sartta olursa olsun dünyayi terkettikten sonra gidisiyle beraber yoklugunda kiyametin kopacagi ilahliga tapinaklastirmadan dünün dünyasini miras alip, yarinin yasam yükünü sirtlayip omuzlayacak gücü sevinci coskuyu hissi hazzi hevesi inanci kaynagi ve itibari kendinde bulmalidir insan. Yani demir kaplama tamir ekleme ariza ulama plastik döseme pirefabrik betonlama prototip konumlama kablolu kablosuz cihaz yapayliktan tesis olmus basmakalibin veya kurulumu tam koordinati paraetrel hazir döküm tüketim piyasasi kadrolarinca kurcalanmis yazilmis garantisi yok veresiye toptan parca bölük talan tarumar tedavülün mezarlik oyuncusunu hayatiyla ölüp oynamamali insan.

    Kuslar nasil ki kanatlarina güvenerek yasadigi hayati yükledikleri gökyüzünden yalcin kayaliklardan ve ucurum yamaclarindan kendilerini biraktiklari rüzgarda ve bosluklarda edindikleri deneyimin, bilginin, sezginin,dolasimin, döngünün, bakis acisinin dünyasini tanimlayip yasama dair yol ve yordamlarini ögrenerek ögrendiklerini kol kanatlarinda kundakladigi nesillerine aktarip hayatin boslugunda yasama tutunmayi devrederler, insanlar da ayni tabiatin kendince yasama sanati geregi dogustan beri sahip olduklari yaratiisin sundugu bedensel ve ruhsal zenginlikleriyle kuslarin tam tersi hayatin bosluklarina ve ucurumlarina kendilerini birakarak degil, ilgisi itibariyla ne kadar topragindan yasarsa o kadar hic bir seyi tesadüfe ihmale ihanete birakmaak sartiyla ve ilkeselligiyle hayata tutunma imkani ve ihtimali vardir.

    Bugün soygunun vurgunun talanin yalanin isgalin tecavüzün yanlisin kol kolacan ederek catirdayip cöken insan kisiliksizligi aile paramparcaliligi toplumsal cöküs ve kokusmalrin herseyin esas karakter yapisini bozan sekil bicim icap tür cesit görsel bagimlisi ve herkesi yapay iliskili robot hayatlar esiri yoklukta kinde nefrette ayrismada catismada yoksullukta siddette ilgisiz kararsiz kilip ESITLEYEN sogukluga kacak kulluga yatkin kölelige tav mutsuzluga vergili idraksiz iradesiz her kullanisa uygun kavga- nizah bagimlisi cürüme ve cöküslerin yasam yönünü hep etkisiz yetkisizligin tayin ettigi tedavül ile, APOLiTiK alt yapisi küresel raftaki otantik yerini almaya sira bekleyen alisveris merkezleri dönüm dolasimin yani sirasina tüm dünya ve hayat gercekliginden uzak Turancilik veya ÜMMET TOPLUMU üfürülüp cerezlendirilmekte.

    Bu yüzden bütün yasanmislik taniklik bilesen ayrisan gayret yahut ihmal ve gercekligiyle olusumu gelisimi sebebi sonucuyla birlikte hayatin coktan hesabini gördügü insanik ve dünya tarihi icindeki yerimiz yurdumuz; birbirini kendi icinden dogurup yenisine tazelenen tüm olusum ve organizmalar gibi toplumsal gecmisimize dair ne Hunlar`la son bulduk ne de Selcuklu`nun bitis sebebini Osmanli`ya fatiralayamayacagimiz gibi Osmanli`ninkini de Türkiye Cumhuriyeti degildir hesabini ödemesi gereken kendi yanlislariyla beraber hayatta tutunamayip yikilisin sonucu.

    Bu bakimdan Islam peygamberimiz HZ. Muhammed`in `cerden cöpten odundan kayadan ilah olmaz biz hepimizse hic birimizin digerine üstünlük asagilik farki olmayan tanri veya tanri parcacigi degil kiymeti birbirinden sorulan insaniz` anlam din ve degeri özetli VEDA HUTBESI`yle, Atatürk`ün `eger yarina bugünden yakin ilgili bilgili sorumlu sahsen ve bizzat bakip yüreklenip yüklenmezsen, ne dünün dünyasi kalir elde, ne ertesi güne özün ömrün yurdun yerin suyun topragin izin yolun ekmegin veya insanlik namina dilin tavrin sözün itibarin özgürlügün yahut hayatin. ` haysiyet ve hassasiyetlisi kisiyi kendisiyle mükellef kilan akli mantigi fikri sorumlulugu ödevi övüncü önemi ve sorgulamayi yasadigi dünyaya en yakindan bakip görüp davranan; ve hurafeciligin ve hayal perestligin karsi durusunun mirasini birakan GENCLIGE HITABESi topraginda suyunda sofralanip koynunda kundaginda dogan her INSAN EVLADINI besleyip barindiracak kazanim ve birikimlerin zenginlik ülkesidir kutlu diyarimiz, tüm dünya güzeli vatanimiz, sevgili Türkiye Cumhuriyeti`miz.

    Varligina sonsuz saygi hürmet sükran ve sevgiyle..!

    …lafin ötesi siirin hakkiydi hep…..


    SAYDA BELENDE ( ıslık çalarak suya toprağa)

    Kapıyı açmışsın ki yüzüne dolan masmavi gökyüzü ve güvercin
    Soğuk mermerden
    beter bulutlu beyaz
    Vakti Yerinde olmayan hiç kimseyi çağırır gibi devri daim kum saatin
    Hani belle ki ambarda darı
    Kapıdaki gocuk
    Eşikteki tırpan tandırdaki kül doraktaki güz yoğurdu
    Hani belle ki pınar’ın başında çala düşen su damlası halkalarıyla
    Toprağa ıslık çalarak yaz sıcağı yığınlar dibi
    Boy vermiş başaklardan ekinlerin saçlarını örerdi
    Soku taşında çığlığı dönen kapsalıktı kimi kimsesini sorana
    Yazıdı silinmez kütük nufusuydu pilavda dönen kaşık
    Çağla çekirdeğinde salkım seren belende bağlar
    Vurdukça göğsüne örtüyü döşeği esbabı köpürten tokuç
    Eğri tarafını insandan düzelten günün abdest ıbrığını ve mintan gömleğini
    Dağlara doğru sonsuzluğu okuyup çağıran ezan sesiyle
    Bıçağını bileyen örtmedeki çakı
    Damın ardında dumanı direklenen pufare
    Yoklama defterinde adı adresi yoktu ekinin suyun toprağın
    Entarisi eteği yayla çiçeklice ırlam iğdeleri kucaklayıp
    Sulakta sazlıkta çiğdem nergis koklayan sıra dizimi arılık söğütlük
    Göz göze gelip de geceyle
    Hakkını ödeşip yüzleşecek kadar yıldızlarla ve güneşle
    En güzeli dolunay bir masaldı uslusunu arsız düşlere çekiip çeviren
    Yufka bağrında dörtmevsim seyrinde
    Sarpada gezen bayır sessizliğin konuştuğu dilden yuvasını yapıp Kozasını kırarak toprağına tohum eken yaprak gazelin
    Yalçın kayalar hırçın yeller öbek öbek turnalar
    Tanığı şahidiydi herşeye sevgi hususlu aşk gibi
    Bütün yorgun kavşak köprü ve dönemeçleri
    İçerde tutulmaz arzuhale müjdeleyen
    Düşmüş kırağı kar ve kış çağırıyordur de git
    Yüreğini yola yola bozkıra kanayan keven yönü saçaktan yitik
    Sap arabası saman kağnısı
    Dizgin tutup ırgat koştuğu yelden yoldan toz duman
    Süpürge otu gazlı çıra yün tarağı hasır ve sedir
    Her gidenden bir kendi kalmış dilsiz dünyasız ahbapsızlıkta fel fecir
    Ufkun gün batımı uzaklarına boyanıyordur hozan akşam
    Zavar bir değirmenden dön ha dön heybede hiç
    Çavdarı buğdayı hediği soracaksan damları yıkık
    Sergisiz savansız ocağı kararmış taşlara bakacaktın
    Pınarı içip kanacaktıysan
    Yağlığı bir tutam katıklara sarılı
    Kimde kaldı diye yadigar kolyesi kervan kıran yıldızların
    Bir üzgün ipten imamesi boncukları sekide
    Ömrü beraberinde çekip gidenletin hatırası dünden ötede
    Tespihi soran olduysa kavaklığa karşı kuyudur
    Damları çalıdan
    Duvarları helik helük çamurdan çilpiden
    Güneşte kavrulmuş evleri topraktan taştan kerpiçten
    Dışarıya çıktığında ağır ve paslı bir sürgüdür herşeyin içinde kala gide biriken sus
    Herkesi hiç kimse diye saymatan usanmış
    Gitmediğin yolların varmadığın illerin yaşamadığın yılların seneler senesi
    Karlı dağlara yitik yollara rüzgarlı kıyılara konuşmadığın dillere
    Beyaz kanatlarıyla yılları yorulduğun içerden
    Zamanın dolaşıp döndüğü yar dertli dolap eşliğinde
    Akıp giden ırmak kilitsiz kapısız viran
    Havadisı havası hevesi suyu bozulup bulandığı eskice bir yerden
    Günden değil aydan yıldan değil
    Sevgi hissesini aşk kıssasını muhabbet ve neşesini
    Evini mutunu ekmeğini tohumdan topraktan değil de civarı yok toplum
    İnce bir cuvara kapıdına sarılı tütün gibi tabakası ulu ortalık
    Nasıl olsa birgün mutlaka
    Er ya da geç
    Kendi önünden matem merasimiyle geçercesine yokluğu seyredip
    Bahçedeki sonbahardan bile esamesi bozulmuş
    Kalmamış kıymeti harbiyesi kasnağın kolonun kayışın
    Kopacaksa kopsun kıyameti fitne ficur fecaatin diye hiçkimseye herkes
    Çağın dipdiz uzaklarına düşmüş ökçe kırıp gerdan dizerek
    Geceyi zindandan çırpınarak ve insanı kimsesiz kimsiz kainattan
    Dünyaya uğramadan giden buzda soğukta gizli kaçağa
    …göçü uğuldayıp savuşan yağmur yaş hıçkırıkları

    Seyfi Karaca…..Ekim/20


  9. HADDEN AŞKIN MANİ FATURAL

    Kazancı karı masrafını düştükten sonra yekunu kurtarnaz, ettiğin tuttuğun işlediğin insanlık yaşama zahmetine değmez diye, hayatın akışını gelişini gidişini çökük çürük yıkık kof köhnelere kurup radarlayarak söndür gitsin hayatın ve dünyanın çırasını kafasına kıyak kontrolü temposu talimi tezahüratı taraması hiç bitmeyen karmaşa ve çatışmaların travma trafikli leh ve aleyhinden sökünüp her durumun uyar ayarına hucum eden artısı eksisi gayet kaypak oynak kayıtsız nötürken karambol batış kaçınılmaz bitiş mutlaka ören virandır..

    Böylesi bozuk yapılı kişiliksizliktir, halini haysiyetini önemseyip umursamaz, muhataba bahisi değerden saymazsın, saymadığın kadar da topuğunda dibinde gölgende büzülür bulaşır bükülür kıvranır dolanır ve dolaşır senden yumuşak yüz buluncaya kadar sürünür depinir düşük çaplı prototip profil.

    Edemez dayanamaz dizin topuğundaki dolaşımın ricası minnetine insan seviyesinden saydığın bildiğin inandığın itibara ilişkin ve hatıra muhabbet mevzu kurarsın ; çeker eşdelerliliğin onuruna çıkarır kabul edersin , bu sefer de tepene çıkar haddini seviyesini aşar sanki senmişsin de dengesi bozuk çapı ekseni düşük gibisine yapısındaki bozukluğu değişemeyen tavır tutum yaklaşımlarla kendi yerini seninle takas etmenin kirini pisini rezaletini ve kepazeliğini sana yapıp yazmaya kalkışır.

    Yüksekliği yönü pusulası ve dernliği bilinmeyen başıboş birdenbire ve azmış çıldırmış kendi haline terk bir hız yoğunluğuyla beton sertliği boşluğa serbest düşüşlerden dibe çakılarak kurtulup hayatta kalmanın kanatlı kuş bile olsa ne imkanı vardır ne mümkünü. Bu sebeple birden bire kontrolünü dirliğini varlığını düzenini kaybetmiş köy boşalmaları aynı hız ve başıboş terke teslim yoğunlukla hiçbir. hazırlığı olmayan kentlere dolup taşması içine dışına kaçak insan göçleri dolup biriktikçe stoklanmış sorunlar yığınağının ne etse içünden kolay kolay sağ -salim çıkılamayan kaçınılmaz davetini çıkarırdı.

    Çünkü parlaklığı yalan yanlışa fışkırıp püsküren renk bulaşıkları insanı tümüyle histen duygudan soğutup körelttiği gibi, birbirine bakan aynalar da sanki içinde kaybolan her varlığa sonsuz derinliği gösterircesine kapısı çıkışını bulamayan kilitli ve saydam tutsaklığın hücre evi gibidir. Tıpkı birbirine yan düz keskin kenardan köşeden dipten tavandan kirli gürültülü içinden ölmedikçe çıkılmayan sırf labirent dolaşıp bakışarak aynısının aynası beton kentler misali.

    Hal böyle olunca gerisinde kaldığı tüm ihanet ihmal ve yetersizlikleri yatay dikey bükey kovulmuş kaçak düşüşler yığınağı içerden çıkışı olmayan tutsağa aynı hız ve yoğunlukla yaşadığı hayatı durmaksızın herkes herkese zehirleyip zıkkım eden sonsuz sınırsız kavga nizah ayrışma kin nefret çatışma yozlaşma bencillik hırs yarış fitne hiddet şiddet kışkırtıp kundaklayarak, sanatı edebiyatı sineması ilgisi müziği medyası mercisi makamı iletişimi siyaseti hedeflediği avına yönelik kurulu kapan gibi günboyu sarsıntısı hiç bitmeyen şiddet sarmalından pisiko krıminel şiddet dehşet vahşet işledi aşıladı. Bugüne kadar da bir kere bu afyon ve alışkanlık aşılamalı kapana giren gününü dününü aklını özgürlüğünü vicdanını duygusunu düşüncesini ve tüm insanlığını hepten zehirlenip şaşıran toplumsal beton bağımlısı yatalak kent tutsaklığı bozuluştan sağ çıkan ne oldu, ne duyuldu , ne de görüldü. Kendinden kaçak çarpıklıkta yaşadığı hayata ve insanlığa korkunç yılma sinme soğuma yozlaşma çürüme ayrışmalarla yabancılaşarak hız ve nefes kesen aynısının aynası bataklığıysa, bütün gün aklına alışkanlığına yoz ve popüler kültürleme işeyip sidikleyen ilimden sağlığa medyadan sanata spordan sergiden fuara sinemaya trafikten canavara magazinden modaya siyasetten müziğe algı ve iletişim kaynakları işledikleri tecavüze tüm ara ve ana maddeleriyle yataklık etti.

    Yani ömrünün son günüyle ecel saati arasında çatır çutur gidip gelip , yolu yönü sözü sebatı belirsiz gacur gucurdayan hayatın yaşam yorgunu ve zembereği boşalmış akıl sır ermez mantık dışı sapır supur intihar saati gibidir tekil çoğul harabe durum.

    Güzel dünyalara dönüp dolaşıp sevgi saygı sorumluluk akıl vicdan bilgi ilgiyle eken biçen olmadıktan sonraki durumdur bahse konu harabe, edemediği emeklerin hasadını hissesini paylaşarak doyup kanadıkça yeterlilik özgüven farkındalığı artan insanı doğup büyütüp gelişemeyen.

    Ki o sayede insanın şükre itibara özü esası kaynaklık etmiş özgün kişiliği ve özgür iradesiyle donanmış olgunlaşmış kendini kazanır. Hüzünle acıyla üzüntüyle derde batmış sorunlarla çekişen boğuşa açmaz çıkmazdaysa, tüm yaşamsal ihtiyaçları geçimsiz dirliksizleri aktarıp kıvranan karşılığı yokluğun aç yoksun ayaz susuzlupundan hayatını anlamlandıramadığı karşılanmamış gelişmemiş cevabı hep zavallılığa kalan bıkkın bezgin mutsuz memnuniyetsiz bezginliğini kahırla lanetle eksik muhtaç gereksiz değersizler birikimine toplanıp, hiçlikle eşleşen isyandan başka seçeneği olmamanın beklemesine koyar ;kaybettikçe çıldırıp hırçınlaşan ve kaybedesi gelen kumar döngüsü gibi ne kendini ne hayatını şükürle yad edemez.

    Çünkü güzel günlerde heryer ve herşey kendi evindedir.

    Nefeskesici bir an , eşsiz doyumsuz güzelliklerin ömür törpüsü ve bedeli ne olursa olsun merakıyla arzusuyla hazzıyla ilgisiyle sevinciyle kederiyle duygusuyla neşesiyle uyanmış yaşama heveslerinin ana yurdudur Hayat. Buna dursam mı gitsem mi sevsem mi sevmesem mi olsam mı olmasam mı yaşasam mı ölsem mi kayıtsızlık ve kararsızlığına donup kalmaya ne tahammülü vardır hayatın ne de özel torpili. İkircikli kuşkulu çelişkide ve beklemede kalan herşeye gecikerek dengini ve zamanını tutturamamaktan askıya alınır ve eldeki olan tüm değer kıymetleri yitirmeye mahkumdur.

    Bu yüzden hiç bir erteye ihmale kıskaca kör şartlanmaya , peşin hükümlü kin nefret topraklamaya, yoz kişilik aşılamalarına, kul köleliğe yatkın alışkanlık afyonlamalarına, güdümlü algı fikir dolaşım ve akıl tohumlamalarına bağlı ve bağımlı kalmaksızın öz benliğiyle duyup düşünüp sevgi saygı esaslı ufku geniş utkusu yaşama sevğnciyle davranarak yaşamslı insan .

    Aşk sevgi onur itibar inanç ve diğer insan değerleri hangi adla anılıp plakalanırsa planlansın projelendiği yapaylıkta hiç bir zaman esas nitelikli gerçekliği olmadıkça gramını aşamayan kütleyi haramın, yanlış yalanın, talan vurgunun ,zulümün zalimin değiştirici çalıştırıcı dönüştürücü kur döviz piyasa poz rol icap icat mal ürün tezgah aracı olmaktan kendini asla kurtaramaz.

    Luzumsuz ve haddini aşkın aşırılıkla israf ve istif manyaklığı buradaki en azılı sömürgendir haydut harami karaktersizliğidir , öyledir ki hayatıın ve insanın denge durumunu kökten esastan bozan.

    Burası elektron nötron ve proton levhalı, camekan şehri kule binalı, vinç kaldırımlı , şekere bağlı tasmalı mutluluk hormonu karmakarışık mükaafat müdavimli ve sallantısı sarsıntısı içten yanıp püskürtmeli ve ödülünü komutunu tapındığı sahibinden almadıkça yerinden kımıldamayan güdümlere bağlı doldukça har hur hır gür yazdığını kendiliğinden silen toplum yutucu parlak ışılak panosudur;ve her saniyesi diğerini tutmayan deplek düplek akışkanlıkla gizli zamir ve geniş kaplamalı ambalaj boyalı reklam aralığı insan oynar yazışır ve hemen ıralarda bir yerde..:

    Satır aralığına önü arkası nedeni sonucu karışık ve muğlak,sönmüş büzülmüş pörsümüş ve kıskıvrak edilmiş sözsüz kavramsız özne ve nesnesizlikler gibi fiyakasından geçilmeyen kuru gürültülerle insanına dingilsiz direksiyonsuz fink kazzığı atan finans itibarlı sanat – edebiyata ilaveten ekli ; ve her replik arası uyuşturarak uçurup herşeyin önünü sonunu çilekeşliğe bağlayan; ve oynattığı rol kesicileriyle yaşanılan her ne olup bitmekteyse’ herkesin doğrusu kendine’ dövizli serbest piyasa doğmatik felsefesini kendine dalıp giden insan aklına ruhuna ve bakış açılarına yedirip yutturan donuk, sabit, cansız, monoton, mutsuz, kahır yüklü,kısır döngülü, kendine hapis, sürekli yenik, sureti azap, ilgisi gazap, durulu davranışı kendinden ve dünyadan uzak, dilsiz, yüzü hiç gülmeyen tüm yaşama heyecanlarını ve katılımcı cesaretini yitirmiş içe kapanık, depresif , üzgün, bitik, bozuk, duygusal çöküntü harabesi ve melankoli hevamlısı Çin ve İran akıntı-çalıntılı ve bol serbest piyasa ödüllü beton kent tarifine güncel sinema sahtekarlığına; paldır güldür güldürler ekleyip avlanmış ahmak yerine konulan insan yığınlarını kendini herşeye soyutlaştıran özgün yaşam ve özgüvenli kişilik özgür hayat gerçekliğinden uzak ve kopuk soytarı kurgusu çarşı pazar haydut harami maskeli simsiyah kahkahalara boğulmuş tersten baktıran aykırılığı; ve tahsilatı muhteşem zavallılıkları süsleyip giydirmekte.

    Böylece ruhunu çoktan teslim ettiği gözsüz izansız kolsuz hayalsiz durumsuz duyarsız yoksun çaresiz yoz ve yıkım kültürleşmesine adanmış olup da, cesaretini duygusunu düşüncesini fikrini özünü sözünü onurunu ilgisini hevesini heyecanını durmuş donmuş kirli ve kiralık yatırımların ara ana ve ham maddeciliğine hükümsüz kılmak devşirmeli Tanzimat, Tanzimat’tan devşirmeli İkinci Yeni , İkinci Yeni’ den de bugünün serbest rekabetçi ve aynasının aynısını kök hücrelerini kanatıp doğurtarak güncel değişip dönen edebiyat sanat mezarlığı gibiydi.

    Orda evvel ve itibaren Cemal Safi , Ahmet Selçuk İlkan, Yusuf Hayaloğlu, Abdurrahim Karakoç, Cemal Süreyya, Turgut Uyar, Ece Ayhan, Erdem Bayazıt, Cahit Zafiroğlu, Murathan Mungan Atilla İlhan gibi vesaireler Nazım – Necip sabit düşüşlü betonlaşmasına imal ve imar edilerek aynadının aynısıyla ve eşit karmakaxrışımıyka hayran kitlesine ve toplumuna enjekte edildi.

    Eğer öğretisinde terbiyesinde eziyeti çileyi ezilmişliği çaresizliği zavallılığı muhtacı hayatın ana ve vazgeçilmezi buyuruyorsa, kesinlikle ve esaslıca sanayidinden ürünlü bilim teknoloji elinden geçerek patent onayını alıp piyasasını bulmuş kalpazanlık hurafe yapma yıkım hinlik hainlik dalavereciliğidir ve dinse bile sahte simyacı kimyacı bozulmuşluğun çarşı bazar afiş ve etiketidir.

    Düşüşü belli olmayan yere ve dibe çakılışlar sonucu çıkılı yok beton şehirler ve aynasının aynısı insan üretmekten başka merakı ve meramı olmamanın serbest piyasa savrumları neticesinde kaderini yuro- dolara, kederini Trump’ tan sonra aynasının aynısı BİDEN soygun sömürü profiline bakınıp didinip bağlanmakla , umarız ve dileriz ki bu küresel global bataklık sineğinin bundan şimdisine evvel sevgili ülkemize yönelik hınç ve öfke buyuran tehditlerine maruz muhataplaşarak petrol kuyuları başına tırlar dolusu silahlandırılmış PEKAKA devlet kurulumu açılış masasına ; ve Cia Mossad örgütlenmeli Fethul-Metal kiralık katilliğiyle yeniden iktidar dönüşüm bölüşüm masasına anlaşıp uyuşmak için vaziyet alınıp oturulmaz.

    ..lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep………..

    SARARINCA ASMALAR
    ………
    Helkesi fakirden köpümeden urbasi
    Soguk su lastigiyle eskimis ökcesi yolunmus tabani
    Yapraklari yüzyillar evvelinden topraga degen köklü cinar
    Hic solmayan ilkbahar cicegiydi mahlenimn orta yerinde mesken sitti
    Sap cekip gelen kagnilar
    At kisnetip su suvarmaya giden ciplak taylar davar ve körpeler
    Essek deyip gecmeyesin ammman diyim sakin haaaaaa
    Gönlü razi gelmedikten sonra ne baga ne daga ne sekleme ne setene
    Beldesinin hayat cigligi ayaz günlerin kardeleniydi sitti
    Boz esege bindi miydi deme gitsindi
    Yolunun yolcusu gel sultanim gel abdalin bir bostan
    Bir bahce evi barkiydi
    Insanlar karistigi harmanlardan ekmegini cikarirdi
    Islik calinca bestesinden anlardi sürüye yol veren köpekler
    Daglar cobanini gölgesinden ezber bilirdi
    Dibinde külü kalan iki tas arasi ocak yanar dagda
    Suyundan icen herkesin günlügünü tutan coban cesmeleri
    Ay parladikca geceye nam salar
    Kar yagardi yagmur inerdi
    Bostan bozunca yorguna sitti küstü kavaklar sustu yeller
    Topal sirif hacer kekec kiraz nutluya ve ebis
    Gidenlerle birlikte doludizgin cebisler tekeler taylar
    Soguldu kuyu sarardi asma pas tuttu helkeler
    Cöktü sirali selvilerin dami diregi

    Seyfi Karaca…………Kasim / 20

  10. …….
    MEVZU MINYATüREL
    ……..
    Bu konuyu böylece kapatip üstünü icerigini bir daha hic acmamak üzere betonlayip dolgulayalim örtüselim demeye getir götür faal frekansindan eldeki en basta ömür olmak üzere tüm yasamsal kazanimlarin her sartta her zaman her arzuya kolay kolay saglanip bulununmayan deger kiymetini doya kana sevgi saygi özgürlük güven his heves heyecan cosku istek egilim tutku özgünlügünde yasayip yasatarak kalici huzura mutluluga zenginlige yüceltip büyütmenin önemini ve önceligini bilmeyenler, tek basina yahut topyekün topluca kendilerini kodlayan ayristirici kavgaci gürültücü nizahci kirgin dargin gergin temelden kundaklayanlarini yenip üstesinden gelemedikleri sebebiyle sürekli ve her firsatta kendilerini dürtüp yoklayan ve kiskirtan kabuklar altinda sanki huzur icinde yasamayi günahlarin en büyügü sayarcasina cileyi cefayi aciyi elemi kederi kaygiyi kuskuyu celiskiyi belirsizligi karamsarligi mutsuzlugu ve istikrarsizligi saglyayan zehirlenmelerle yasadiklari hayatin canina okuyup ve birlikte hayat sürdürdükleri ortak yasamlara kann kusturarak eldeki hayati degerliligi olan herseyi batirip berbat etmenin fabrika ayarlarina geri dönerler.

    `Donsa dursa hemencecik bitse tükense de gün, aksam hic bir yere dokunup ilisip ugramadan aksam hemencecik göz acsa kapasa aksam olsa herkes, devrilip uzansa ölse ve öylece kalsak .` akil ve dolgu arkalikli alisagidislerin kedere sefalete aciya üzüntüye cileye caresizlige muhtaca kendini harcayip tüketen ve hayatini yasam disi yoklara yokluklara koyarak zikkim zehreden tutsakligin en cekilmez katmerlisini aglayip sizlayip feryat figan cirpinmadikca yaygin ve yerlesik düzenini bulamayan köklü bagimlilik esaretliligi, dünya ve insanlik tarihinin gördügü görecegi en etkin genis kapsamli ve kalici kusatma istilaciligidir. Düzeni devreye sokulduktan sonra kaynagindan tüketimine herbirseyini kendi kendine saglayip temin ve tesis eden bu toplu intihar carki düzenegin ihtiyac duydugu agir yükünü de kendi tasir, yolunu yordamini da kendi üzülür yorulur, deneyimi birikimi vari yogu ömrü hayatini da otomatikman harcayan sömüren soyan bitirenler doyumsuzluguna kan ve can verir.

    Soyan ezen üzen yagmalayan sömüren talanci vurguncu haydut haramilerdir ki, kaygiya kedere aciya derde sürekli biriken sorunlarin yenisini ulayip ekleye ekleye `aksam hemen aksam olsa da bizleri hic kimsenin taniyip tarif edemedigi bilinmez duyulmazlara devrilsek düssek kurusak kuraklassak ` algi ve talim terbiye bagimliligini akil fikir yol yöntem diye calistirip kendi hesabina sonsuz sinirsiz verimlilikte kazanca güce otoriteye gösterise saltanata servete yapilandiran ve isletenlerdir.

    Onlar, teskilalandiklari tesisatin sorgusuz sualsiz hesabi yalnizca kendileriyle görüsmenin disinda hic kimseyi önemseyip umursamayan tanrisal yetkilerle donatilmisligini yalnizca kendilerinde görerek, her türlü cilekesligi ve uzursuz gecimsizligi toplumsal cürüme ve cöküsün kokusmuslari olarak basa bela ederlerken buyurduklari ölü dokuyu mezarlasmis bir yasam iliskisizliginde sabitleyip dondurmak icin her türlü basibozuklugu kapilmisligi ve ilkesizligi dokunulmaz tabu nitelikli kutsal diye kundaklayip afyonladiklari toplum bozulmusluklarina ögretip terbiye ve disipline ederler.

    Kiyasiya ve özenle mezuniyeti saglanan bu kitlik kiran cenderesinde agacin kusun dagin bahcenin evin yolun izin öncenin böcegin cicegin ekmegin topragin sonranin takvimin iklimin tarihin sokagin rolleri dogal tabiatina uygunluktan cikarilarak canli cansiz herseyin yeniden profili yapilip hayat yazgisi ve yasam öyküsü her piyasa ihtiyacina göre ve el degisiminde yeniden yazilir. Bilindik tanidik akil fikir onur itibar sevgi saygi adalet vicdan sorumluluk gibi gibi insani ve yasadigi dünyayi hatirlatip degerli kilan tüm dolasimlar bellekten bilincten devreden karaktersiz kisiliksizlige bagimli ve üstünde cok calisilarak provasi saglam özenle ögretilen mutsuz dengesiz bos ve karsiligi olmamaya ölüp giden vaktin malum müsait kulu kölesi bozulmalarina silinip sökülüp topyekün cikarilir.

    Kötüyü kötüyle yontup kanirtarak bol kazancli endüstrilesmelerin her getirisi olana para mantigiyla hesap acip kapadigi, ihtirasa kibire güce saltanata gösterise tapinmanin azgin azametini hep hayatini harcayip yokettikleri üzerine bosaltip faturaladigi had ve sinir tanimayan cullanislarla sevgi toprakli saygin bir hayatin en vazgecilmez ögeleri olan iyiyi rahati huzuru onuru itibari güveni ve güzeli hic bir zaman kendine hak ve layik görmeyen yorulmus yilmis bikmis bezmis darda zorda sefalette kederde acida yoklukta hiclikte azapta gazapta elemde endisede dert üstüne sorun biriktirmekle muazzamasi mesgul kendi icinde debelenip kacak ve kurak yer birakmayanlarin cesetlesmis ve elden ele kullanilip harcanan hayati karartilmis hikayelerini fiyakali fener alaylariyla paril parlatip yandirmak veya havali fiseklesmelerle bedeni tarumar seyri buzlucam ruhu hayalet yilgin yorgunlara bitmekte olanin rengini cümbüsünü tümsek tavernacilikla ambalaja sarmak ne insanin tarifsiz hazmettigi anlam ve ifadeydi, ne de konusup anlasip ödestigi sözkonusu insan olan dildagarcik.

    Arasira Recep Ivedik Cem Yilmaz Yilmaz Erdogan Ata Demirel `ler filan fisman atip yüklüyor bu türlü endüstrisinden kendi öz hesabina bol kazanc, hayati harcananlara ekistrasi olan makineli tüfekleme keder izdirap inilti tahrip yikim yagma gülücükleri öpücükleyen paket program. Oranin turasina, yani hem ön hem arka kisim fonlamasinab duran ve yerinden kimildamaya hayri yok batak bulanik bozgun melankolik sizofrenik kendi ic dünyasini dolup tasan tikanikligin ara repliklerinde `herkesin dünyasi kendine göredir, herkes kendi penceresinde baktigi gercekligin basroloyuncusudur, herkes kendince hakli dolayisiyla olan biteni ye ic tikin sakin müdahil olup degistirme etkinliginde bulunmaya kalkisma bosa alirlar seni kendi kendiyin boslugunda kalirsin sus segirt genir esne ve önüne gününe yarinina ne konulursa yala ve yutkunmana bak `…türevli, Nuri Bilge Ceylan veya Semih Kaplancioglu ve benzerleri giller sivanmis dösenmis serbest piyasa aci kederliligi resim heylkellesmesini seyre koyulur devrilip daldigi yerde caresiz cikissiz mevzu minyatür.

    Israfi sinirsiz istifleyerek istifadesini daima kendine yontan fakat cileyi ezayi cezayi töhmeti eziyeti kuskuyu celiskiyi bunalimi bogulmuslugu derdi aciyi sindirip sürünerek tüm insani degerlerini ve toplumsal yasam ortakligini tutlaklasan insan yiginlarina siparis eden moloz ünite, özgürlükle akilla vicdanla cesaretle emekle bilgiyle kolayca kazanilacak olan sevgi saygi mutluluk huzur istikrar duygu düsünce ask ve aidiyetlilik dururken , inatla ve zorla hiclikte ve kulluk kölelikte ayarini dengini anca bulan kederi endiseyi gecimsizligi nizahi kavgayi ayrismayi catismayi kiri zehri zikkimi kayitsiz sartsiz tercihinde ilk basta tutan sanat bilil ilim ögretim egitim ticaret ziyaret ziyafet merasim gösteris kurgu kurulum edebiyat müzik moda reklam ajans medyave eko-siyaset , ortak bölüsenleri kapis kapis götürü piyasasinin alinir satilir borsa ve para-metrik refakatcileridirler.

    Cabasi fikri gayreti akli niyeti emegi zahmeti ne asiri israf ne luzumsuz istifleme ve sonsuz hesapsiz harcayarak veya harcanarak kökünü kaziyip neslini tüketmeye yönelik olmamasi gerekirken, hangi faili belli veya kayitli fiil olursa olsun üretip kazandiktan sonra kendini tüm dünya güzelligiyle ve zenginligiyle sunan hayati doya kana yasamaya zaman ve firsat tanimasi gerekir. Yoksa özlemi yükp yüklemi anlami belirsiz haddini askin herseyde oldugu gibi, hali niyeti vaktini ölmek veya öldürmek üzere tüketen sürekli üretim mesaisi de adini adresini sasirir insanlik disi hizmetlere sapar, kurdugu sofralarla insan horantasinin hayatini zikkim zehre degistirip dönüstürür.

    O yüzdendir ki sanat edebiyat sinema müzik resim mimari tarim saglik ulasim egitim sipor gida siyaset gibi toplumun gözü kulagi niteligindeki yasamsal damarlari kendini borsalayan para gövde ihtisam güc gösteris saltanat düskünü sahiplerine binaen satilik ve kiralik pbuyuran piyasanin her sekilllik kalibina dokunup okununca girebilen ve afyon artirici, ortam yapici, bozgun devre aktarici, tezahürat kiskirtici, muhtaclik körükleyici, ezik büzük zavallilik tasarimlayici ve güdümü gedikli bagimlilik kirbacayici akil fikir vicdan muhasebesi yoksunu saklanmis susmusluga tenezülden tasaronculuk etmeyi degil, tüm bir hayatin hem derdini hem sevincini birlikte yüklenip birlikte üretip paylasabilen onurlu itibarli kisilik ve karakterin yasadigi dünyayi ve insanligi kendinden görüp duyabilen yakinlikta ve gerceklikte özü sözü topragi tabiati bir olmaliydi.

    Getirdigi ve gelmesine sebep yana yikila davetiye cikardigi cocuklarini dogduklari dünyanin yalniz issiz izdirap aci keder dert ve sorun esik sokak ayaz ve sogukluguna birakilmislik bogulmalarinda yalniz birakan toplumun daha en basindan kaybettigi tüm gecimsiz dirliksiz dara ve zora düsüren yenilgilerin asli ve esasli corak ve verimsiz damariysa, elde olan, ve yasadikca deger dayanisma paylasim birikim güven övgü farkindalik kararlilik özgürlük özgüven birikim vicdan aidiyet cosku sevinc kivanc onur yol yön heves özgüven his söz arzu istek duygu düsünce akil fikir zenginligi mutlulugu ve doyumkarligi artiracak olan tüm yasamsal kaynaklarinin kiymetini bilmeyip, karsiligi ne olursa olsun veya hangi geri dönüssüz yikimi getirirse getirsin mala mülke arsaya borsaya talip kapilip gittigi kulluk kölelige ve sürüklenerek götürüldügü yagma yikimlarin en mükemmel ünlüsü ünvanlisi olmaya ayar bozup cibiliyet soyunup giyindigi sebebiyledir. Sanatsa sanat, siyasetse siyaset, inanc kimlik tarih cografya köy kent itibar ve diger, edebiyatsa ha keza..!
    Tüm bunlardan daha güzeli, Sevgili AtatürK`e sonsuz saygiyla.

    ..lafin daha ötesi siirin hakkiydi hep…
    …………
    Lümpen Kronik
    ………
    Hantal depara lümpen kronik
    Kuruldugu düzenegi mütakiben tahsilata cikmis
    Ücü takriben ücbucuk …
    Eskirim calismasini moda dünyasinin katalog kapagindan
    Sabikasi cok dosya tutanagini yirtip atarak
    Kivilcima kibrit cakar gibi ya da gazli cakmakla sömünenin karsisi
    Tam oturakli bir alem korsan kostümlerin icinden hortlak cisim cikaran
    Kolsuz dügmesiz kaldiracsiz motorsuz müsterisiz afissiz ilansiz
    Yürürlüge girip tezgaha konmayan lisans
    Roma hukukunu
    Hamurabi kanununu
    Firavun meselesini
    Bergama defterdarligini
    Kanis noterligini
    Kades anlamasini iskenderiye külliyatini vestfalya sözlesmesini
    Hannibal kalip baskisini hitit muharebelerini asur mizragini babil kulesini
    Cenevre menevre mührü kapan say ki süleyman..
    Broklin köprüsünde digital cag trafigine saplanip kalan
    Yerle gök arasinda jilet zaman dilimli askida bir yerde
    Ruhsuz cinnete ceset üstüne ceset giyen giyene kacak ruhsat
    Azmis kudurmus seyyar hayata kurak
    Pazari pesin parakende ve toptan her türden ölüm endüstrüsüyle
    Durmus dünya ne zaman devrilecek diye kainat ve gezegen
    Eyfel ve eyfelden bin kat sivrilip giden rekor kiriminin
    Giyotin üstüne yemin icip
    Sanki italik yazilimli yamuk yumuk kuleden

    Seyfi Karaca……………Ekim / 20

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir